2010 yılında imar plan çalışmalarına döneceğiz ama, siyasi tarafını hani, muhalefetin iki de MHP'den ayrılıp sözde bağımsız olanlar ile çoğunluğu zorlamayla sağlayıp planı reddettiklerinden pek konuşmak istemiyorum neler kaybettiğimizden bahsedeceğim.

2010 yılı Manisa nüfusu 350 bin, büyükşehir değiliz yani iki merkez ilçe yok. Güzelyurt bölgesi boş denecek kadar konut var. Sadece site gibi gözüken Toki 3 konutları ve Göçmen Konutlarının orada, tosbağalar tokuşuyor.

Yani 2023, bugünün Manisa’sına göre bakir. Eski Manisa’da katlı otoparkın bulunduğu subay lojmanları arsasının 2 bin metre arsası karşılığında takas usulü görüşmeleri yapılıyor. Şimdiki Bülent Koşmaz parkının altının otopark yapımı için Koruma Kurulu ikna toplantıları yapılıyor. mevcut otoparklar elden geçirilip tamir tadilat ve elektronik sistem uygulamaları yapılıyor.

Araç sayısı şimdikinin yarısı kadar olmasına rağmen otopark ihtiyacı, telaşı, hummalı çalışmalardan anlaşılıyordu.

Belediyeye gelir gelmez Cengiz Başkanın ve hepimizin arzusu Manisa’nın ihtiyacı olan imar planını yapmaktı. 20 senedir yapılmayan, şehrin dört bir yanı gecekondularla kuşatılan, kat karşılığı işlerde arsa payları almış başını giderken konut bedellerinin hızla yükselişine çareler arayan, kiraların dudak uçuklatan bedelleri her geçen ay artmaya devam eden bir Manisa’da imar planı yapmak kaçınılmaz bir hal almıştı.

Hazırlanan taslak planlarda tüm bu olumsuzlara çareler aranırken en öncelikli meselemiz otopark alanları bulmaktı. Eski Manisa’da ekonomik ömrünü doldurmuş 40-50 yıllık asansörsüz, kaloriferi olmayan, doğalgazsız apartmanlardan oluşan araç trafiğinin çok ve otopark ihtiyacının elzem olduğu bölgelerde mahallelerde imar planında ada bazında yeraltı ve yerüstüne katlı otoparklar planlandı. gecekondu bölgelerinde ada bazında konutlaşma planları yapıldı.

Bilhassa, merkezde kalmış ama 3 metrelik yolun kenarına ilişmiş gibi duran imar ıslah planlı gecekondulara çareler ürettik, modern konutlar planladık. Ayşe, Fatma teyze ne yapacak? Komşuluklar nolacak? diyen muhtar ve muhtar gibi düşünen ve düşündürülenler, muhtarlıklarda planlar anlatılmasına rağmen yapılan referandumlarda red oyları çıktı. Ayşe Teyze, Fatma Nine hak’ka yürümüştür ama Fatih, Hafsa Sultan, Cumhuriyet, Yeni mahalleler hala 3 metrelik yolda bir umutla bekliyorlar. Koca bir beş yıl geçti 2024’e geldik. Nüfus olmuş 500 bin, araçlar olmuş bilmem kaç bin, trafik keşmekeş, doluya koysan almıyor boşa koysan dolmuyor. Kırmızı yol, beyaz çizgi çareler aranıyor ona da karşı konuluyor. Olmasaydı araçlar hareket edemez, yayıldıkça yayılan genişledikçe genişleyen Manisa’da bir uçtan bir uca gitmektense İzmir’e gitmek daha kolay olacaktı.

Elektrikli 18 metrelik otobüsler boş gelip boş gidiyor “Yazık” diye hayıflananlar raylı sistem olsun diyor. İzmir Caddesinde geceleri, boydan boya Kırmızı Köprü’den Muradiye Camii’ne öte yandan Manolya Meydanına kadar çift sıra parklanmalar oluyor. Alaybey’de araçlar yürümüyor, Hükümetten Uluparka kadar trafik kilit. (Bunun da çaresini haftaya yazacağım.)

Ama, tüm gücümüzle üç defa,

Otopark. Otopark. Otopark.

Bu da ada bazında olmadıktan sonra, galibiyet yüzü göremeyiz.