Yıllar yıla eklendi gelecek akibet beklendi. Bir şeylerin değiştiği değil çok şeylerin değiştiği hem farkedildi, hem farkediliyor hem de hissediliyor. Farkettiğiniz fiziksel yapı, hissettiğiniz duygusal, iç yapı. Birinde şekil kaçar saç sakal renklenir bürünürken  beyaza, karlar yağar usul usul sessizce, gönül dağına. Fiziksel yapı değişikliği malum herkesin gördüğü, bildiği, ama kullananın kabullenemediği bir yapı. Bel kaymış göz düşmüş, kapakları kat kat, bir el bastonda diğer el belde. Dinlerken kulaklar kepçelenir, konuşurken bi daha bi daha temcit pilavı gibi söylenir. Kimi dinler kimi güler. Gel zaman git zaman takat düşer ilerledikçe zaman.

Neyse bunlar şimdiki zaman, geçmiş zamanlardan bahsederken fi tarihi denir. Bu fi tarihi şundan gelmiş olabilir. Hani bir şey sorulduğunda cevaplayamadığımız bir şeyse ıslık çalarak cevap veririz “fi” buradan gelmiş olabilir.

Çocukluğumun tozlu çamurlu toprak sokaklarının, paket taşlı granit kaplı birkaç ana caddeye bağlandığı adına henüz ulaşım denmeyen az katlı yapıların arasında çeşitli darlıkta yollar vardı. Bu yollar fi tarihinde vardı nasıldı diye merak etmeyin şimdi ulaşım ağı denilen yollar o zamanki yollar. Asfalt, parke, taş beton, tekrar tekrar asfalt kaplana kaplana görüntüsü ve yüksekliği değişti. Hatta bu yüzden Manisa’nın rakımı arttı.  Dağa paralel kendileri de birbirine paralel olan üç cadde var. Bunları da birbirine bağlayan, dağa dik olan sokaklar var. Bu dik sokaklar; yaz günü deniz kıyısında hissedilen meltem rüzgarı gibi dağdan gelen serinliği hafif esintiyle şehrin iç kesimlerine kadar taşır. Ama bu yollarda yaz kış öfke ve sinirden dolayı hep bir sıcaklık vardır. Elektrikli, karbon salınımsız, çağdaş, toplu ulaşım araçları için tek yön uygulamasına geçildi. Bu iki ana arteri birbirine bağlayan dikine yollar çok olsa da araçların çift yön parklanmasından dolayı bağlantı trafiği için kullanılması çok zor (iki araç karşılaştığında büyük zorluklar oluyor yol tıkanıyor.)

Ancak cadde hüviyetinde birkaç yolun bu bağlantıyı sağlaması mümkün. Onlarda da tek taraflı parkedilsin diye bir yönüne plastik dubalar çakılmış diğer yönünde araçlar parketmiş. Plastik dubalar ile yol daraltılmış, yanlarına da bir araç park edince yukarıda dikine ama çift sıra parklanmadan dolayı kullanılamayan sokaklar dediğimiz yollara benzemiş. Bu bağlantılar sağlıklı, rahat, akıcı, kullanılamayınca kabak, tek yön olarak planlanmış caddelere patlıyor. Oysa bu dubalar; bahsettiğim yolların ortasına çakılsa kaldırım kenarına hiçbir araç park edemez, bağlantı yolu görevini yerine getirir. Bu yollarda tansiyon artmaz, kimseyi ateş basmaz, ortam gerilmez, ortalık toz duman olmaz, ülkemizde ansiklopedi haline gelmiş küfür edebiyatından fasiküller okunmaz. “O yollar boyunca şu kadar araça park imkanı tanınıyor zaten otopark sıkıntısı var.” Tamammmm. O zaman ehemmi mühimme tercih etmek gerekir. O yollara park imkanını tanımak mı önemli? Yoksa tek yönden dolayı bir noktaya ulaşmanın zorluğunu sıkıntısını bu yollar ile çözüp sağlamak mı önemli? Üçbeş araca otopark sağlamak yerine; bisiklet, toplu ulaşım aracı kullandırarak bu araçları trafiğe çıkarmamak önde gelmeli. Son zamanda: Yayaya yol vermedin, sürat tahdidini (50 km) ihlal ettin, sarıydı deyip kırmızıda geçtin...; cezalar çalışmaya başladı. Bu ihlallerin birkaçını yapsanız asgari ücret ödersiniz. Buna rağmen, yok, ben illa özel aracımı kullanacağım diyorlarsa bu sıkıntıyı çekmeyi, cezaları göze alıyor olmalılar. Yakın zamanda helikopter kazasında vefat eden ünlü basketci Kobe Bryant’a “Niye helikopter kiralıyorsunuz” dendiğinde. “Los Angeles trafiğinde evime çocuğuma kolay ulaşmak için” demiş. Los Angeles’e giriş ve çıkış yolları gidiş geliş altışar şeritli. Buna rağmen en sol şerit toplu ulaşım araçlarına ve özel araçlarda kullanıcıdan başka bir ve birkaç kişi olmak kaydıyla bu araçlara da en sol şeridi kullanma hakkı verilmiş, bununla ilgili bir hikaye anlatırlar: Sol şeritten kolay gitmek isteyen uyanık bir özel araç sürücüsü,  yanına bir şişme manken oturtmuş, her gün işine gidip gelirken sol şeridi kullanıyormuş. Şeytandan akıllısı olmaz bir gün trafik kazası olur ve trafik polislerine yakalanır.

Los Angeles nire Manisa nire?