Yeni yıla Fenerbahçe ve Beşiktaş sancılı giriyor. Her iki takım da teknik adam arayışı içinde. Fenerbahçe’de Başkan Ali Koç’a yönetime ve futbolculara büyük tepki gösterilen Süper Ligin son maçında Malatya’yı protestolar altında 2-0 yenerek ilk yarıyı mutlu bitirdi diyebiliriz. Ama Fenerbahçe’de tribünlerin ikiye bölünmesi hiç hoş değil. Taraftarlar “Formayı çıkarın çıplak oynayın” “Söylesene Ali Başkan bu ne biçim Fenerbahçe” “Ali Koç istifa” “ALİ KOÇ BAŞKAN FENERBAHÇE PERİŞAN” diye Malatya maçında tezahürat yaptılar. Bunlar yetmedi İrfan Can ve Serdar oyundan alınırken Mert Hakan da ayağına her top gelişinde yuhalandı. Yılın son maçı gergin bir havada başladı ve kazandı. Peki taraftarlar protesto etmekte haklılar mı evet diyebiliriz.
TARAFTAR DA HADDİNİ BİLMELİ
Ali Koç başkan. Üç yıldır Aziz Yıldırım’dan aldığı başkanlık koltuğunda Fenerbahçe’yi şampiyon yapamadı. Büyük çaba sarf etti, yıldız futbolcular transfer etti. Teknik adam da Pereira ile anlaşması başarıyı getirmedi. Bunun hepsi doğru. Ama Fenerbahçe Kulübünün taraftarının da çizmeyi aşacak hareketlerde bulunması da hoş değil. Gürcan Bilgiç Sabah’taki köşesinde “Büyük Kırılma” başlıklı yazısında bu duruma değinmiş. Bilgiç’in “Fenerbahçe’de sahada işlerin kötü gitmesinden daha kötüsü yaşandı dün akşam. Maç günü yönetim tribünlere birbirinizle tartışmayın, kavga etmeyin, herkes fikrini beyan etsin çağrısını yaptı. Kadıköy gecesinde taraftarların sahaya değil, kulüp politikasına ilgilerini yoğunlaştırması ile gerçek kırılmanın sportif olmadığı da ortaya çıktı. Tabela galip yazarken istifa sesleri çıkması bunun diğer taraftarlar tarafından protesto edilmesi kulüp aidiyetinin kişilere indirgenmesi anlamındaydı. 'Aziz'ci veya 'Ali'ci diye bölünmüşse maça gelenler, camiayı "Dik tutacak" omurga eğrilmiş demektir.” diye değerlendirmesine katılıyorum. İyi bir Fenerbahçeli olan Gürcan Bilgiç “Fenerbahçeliler dün geceyi not etsin. İslam Çupi'nin bahsettiği büyüklüğü anlamayan, bölünmüşlüğün faturası geçmişe değil, geleceğe çıkar” diyor. Kendisine bir Galatasaraylı olarak katılıyorum. Erman Toroğlu hocam ise “Ali Koç Fenerbahçe’yi yarım yaptı” başlıklı yazısında Malatya maçını ve kulüpteki gelgitleri yorumladığı yazısını ise köşeme aktarıyorum.
“BİR DÖNÜM NOKTASI”
Beşiktaş’ta Sergen Yalçın gittikten sonra 47 yaşındaki Teknik Direktörü Önder Karaveli 15 gün içinde Beşiktaş’ın çehresini değiştirdiği görülüyor. Üç maçta kazanılan 7 puan Önder hoca ile sezonu kapatma kararına Beşiktaş yönetimini sevk edebilir. Son maçta Beşiktaş deplasmanda Konyaspor karşısında iyi oynamasına rağmen oyunun son anlarında yediği golle sahadan 1-0 yenilgi ile ayrıldı. Maçı izleyen biri olarak maçın hakkı beraberlikti.
AL RAPORU SAVUN KENDİNİ
Beşiktaş Kulübünün Akatlar Spor Salonunda 2020 yılı Olağan İdari ve Mali Genel Kurulu yapıldı. Yönetim ibra edilirken Fikret Orman dönemi ibra edilmedi. Tartışmaların yaşandığı kongre sonrası Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi “KPMG raporu Beşiktaş için bir mali idari dönüm noktasıdır. Hayırlı uğurlu olsun. Bu işin geriye dönüşü yok. Bu raporda gerekenleri yapmazsak suçumuzun çok ağır olacağını bilecek kadar kafamız çalışıyor. Fikret Orman helallik vermeyecekmiş. Ben senden helallik istemiyorum ki senin bana teşekkür etmen lazım. Millet Fikret Orman paralar nerde derken seni aklayacak bir rapor çıkardım. Al raporu savun kendini bu bir şanstır” dedi. Yeni yılda Beşiktaş ve Fenerbahçe’de sular durulur mu zaman içinde göreceğiz. Galatasaray Başkanı Burak Elmas ve yönetimi kendilerini İmparator Fatih Terim’e teslim etmişler. Yeni yılda Avrupa’da ne olacak bekleyip göreceğiz. Süper Ligde kendini Galatasaray’ın toparlayacağını umuyorum.
