Merakla beklediğim derbinin Kadıköy’deki galibi Galatasaray. Fenerbahçe’yi Mısırlı Muhammed’in ikinci yarının başında attığı golle yenen Galatasaray averajla lider oldu.75. dakikada Fenerbahçe’nin Mesut’un ortasında Ozan’ın kafa ile attığı gol VAR’a takıldı. Nasıl takıldı çizilen çizgiden pek anlayamadım. Gustavo’suz Fenerbahçe, Galatasaray ile baş edemedi. Sarı kırmızılı takım ilk yarıda oyuna hükmetse de Fenerbahçe iki net pozisyon bulan taraftı. Muslera, Sosa ile Samatta’nın vuruşlarında meşin yuvarlağı ellerinde eritti. Yeni transfer Mısırlı Mustafa attığı mükemmel golle derbinin şahına imza attı. Bu maçta Fenerbahçe’nin TFF’den izin alarak stada aldığı sağlıkçılardan büyük bir kısmının Galatasaray sahaya çıkarken küfür yağmuruna tutmaları Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’i çileden çıkardı. Terim maç öncesi bu olaya dikkati çekerek “Seyirci varken alışıktık. Seyirci yok denirken localardan bize küfür ediliyor. Ayıptır ayıp. 6222 denen bir şey var bunun uygulanmasını istiyoruz” derken 99 dakika oynadıktan sonra 6 puanlık maçı Galatasaray Kadıköy’de kazanınca havalara uçtu. Kazanma ve lider olma sevinci görülmeye değerdi Fatih Terim’in. Bu maçın kesin galibi Fener olur diyen bendeniz 180 derece ters köşe oldum. Bu galibiyet ne Galatasaray’ı sezon sonunda şampiyon yapar ne de Fenerbahçe’nin mağlubiyeti şampiyon olmasını engeller. Fenerbahçe bu maçta yenilmekle şampiyonluk yolunda büyük avantaj kaçırdı. Galatasaray ise yarışın zirvesine heyecan ve renk kattı. Ali Koç iddialı “Taraftarlarımız üzülmesin. Şampiyon biz olacağız” diyor. Bu ligde Ali Koç ne diyorsa olur.

Gelelim eve kapanan bendenizin maç öncesi yaptıklarıma ve maçı nasıl izlediğime.

ŞAM’DA KAYISI

Cumartesi derbi öncesi benim fikrim belliydi. Eyyamcı Hakem Cüneyt Çakır’ın yönetimdeki Kadıköy’deki derbiyi Fenerbahçe kazanacak. Galatasaray kaybedecekti. Perşembe günü “Fenerbahçe de Galatasaray da yılın derbisini keyifle bekliyor” başlıklı yazımda bunu yazmıştım. “Galatasaray’ın Fenerbahçe derbisinden iyi sonuç çıkaracağını umamıyorum. Çıkarırsa Şam’da kayısı olur” demiştim. Ulusal beş gazete okudum. Derbi maçı öncesi her iki takımın muhtemel kadroları üzerinden yapılan analizlerde hep eyyam kokuyordu. “Bu derbi ligi cadı kazanına çevirecek, Bu derbi zirveyi damardan etkiler” diyerek maçın önemini ön plana çıkarıyordu. Başkan Ali Koç “Maça lider çıkıp lider bitireceğiz” sözleri yer alırken benim gibi yılların Galatasaraylısı Hıncal Uluç “Sahte Federasyonun Sahtekarlar Ligi” başlıklı yazısında “Son maçlara bakarsak favori Galatasaray ama seçilecek hakem o maçın sonucunu önceden belirleyebilir” Hıncal usta Galatasaray’ı favori gören tek yorumcu. Bendeki korku Hıncal Uluç’ta da var. Maçın hakemi Kadıköy’de sonucu etkiler diye. Zaman geçiyor. Maç saati yaklaşıyor. Maçı yayınlayan kanalda Fatih Terim konuşuyor. Bir karış suratla daha maç başlamadan kendisine ve futbolcularına yapılan küfürlerden bahsediyor. “Seyircisiz oynanacağını bildiğimiz maçta nasıl oluyor bu durum. Localara seyirci almışlar” diyor Fatih Terim. Terim’in konuşması Kadıköy’den çıkışın mucize olacağının işaretiydi. Bodrum’da benim gibi maç saatin heyecanla bekleyen Sümer Oral Bakanımı aradım. “Umutsuzum inşallah yanılırım” dedim. Galatasaray Divan Kurulu üyesi Sümer Oral abim bana “Yukarıda Allah var” dedi. Oğlum Gökhan aradı. Kendisine takım kadrolarını sordum. “Galatasaray çıkaracağı en iyi kadroyu sahaya sürmüş. Hıncal Abi Galatasaray’ı favori görüyor” dedi. Hıncal usta içime bir kurt düşürdü. Geçen sezon Kadıköy’de Galatasaray Fenerbahçe’yi 3-1 yenerek 21 yıllık galibiyet hasretini bitirdiği derbideki gibi bir galibiyet olabilir mi diye düşünmeye başladım. Hakem Cüneyt Çakır sakallarını keserek çıktığı derbinin başlangıç düdüğünü çaldı. Yılın derbisi başlamış oldu. Oyuna Galatasaray kötü başladı. Daha maçın başında Fenerbahçe yüzde yüz bir gol kaçırdı Samatta ile. Sarı kırmızılılar pas yaparak oyunu kısa sürede dengeledi. Oyunun hakimiyetini Kadıköy’de eline aldı. 20 dakikada Serdar Aziz korner atışında Donk’un suratına tokat yapıştırdığı pozisyonu kimse görmedi. VAR da görmedi. Kontrollü bir maç izliyoruz. Her iki takım gol yememek için mücadele ediyordu. İlk yarıda gol sesi çıkmadı. Devre arası Erman Toroğlu “Bir gol olursa oyunun şekli ikinci yarıda değişir” diyordu. İkinci yarıda daha oyunun başı Erman Toroğlu’nun dediği gol Galatasaray’dan geldi. Dakika 54. Belhanda, Emre Kılıç paslaşmasında Fenerbahçe ceza sahası üzerinde meşin yuvarlağı yeni transfer Mısırlı Muhammet’in ayakları ile buluştu. Serdar Aziz’i geçer geçmez vuruşu Fenerbahçe kalecisi Altay’ın uzanamayacağı köşeden gol oluyordu. Gole sevindim ama temkinliydim. İşte bu dakikadan sonra derbide iki takımın koro kor mücadelesi başladı. Fenerbahçe kanatlardan geliyor. İkili mücadelelerde fauller Cüneyt Çakır tarafından Fenerbahçe lehine çalıyordu. Heyecan doruktaydı. Mesut’ta oyuna girmişti. Galatasaray mücadele ediyor. Ancak Fenerbahçe’nin üstünlüğü bariz halde görünüyordu.

Dakikalar 75’i gösterdiğinde Fenerbahçe duran topta Mesut’un ortasında Ozan kafa vuruşu ile Muslera’yı mağlup ediyor oyuna eşitlik geliyordu. Hakem Cüneyt Çakır da golü verdi. Böyle gol yenmez derken Cüneyt Çakır santra vuruşunu yaptırmayı bekliyor. Pozisyonda televizyonda tekrar tekrar gösteriyor. Bakıyorum golde bir şey görmüyorum. VAR bir çizgi çiziyor kıl payı Ozan’ı ofsaytta göstererek Fenerbahçe’nin golünü iptal ediyor. Nasıl çizgi nasıl iptal anlayamadım. Galatasaray’ın 1-0 önde götürdüğü maçın son anları nefesleri kesecek cinstendi. Bir de 9 dakikalık uzatma bitmek bilmiyor. Fenerbahçe baskısı Galatasaray’ı bunaltıyor. Kalede Muslera olmasa Fener’in golleri ardı ardına gelecek. Muslera sahalara döndüğü günden beri Galatasaray kalesi emin ellerde. Bu arada Babel kontra atakta yüzde yüz kaçırıyor. Bitsin diye dua ediyorum sonunda Galatasaray Muhammed’in golü ile geçen yıl gibi Fenerbahçe’yi Kadıköy’de yeniyor. Gol averajı ile liderlik koltuğuna oturuyor. Kadıköy’de Galatasaray’ın sevinci görülmeye değerdi. İmparator Fatih Terim talebeleri ile galibiyetin sevincini yaşıyordu. Ummadığım bir galibiyet alıyordu. Galatasaray buna Şam’da kayısı denir. Mutluyum mutlu.