Her iki takım da Süper Lig’in başlangıcını iyi yapmıştı. Beşiktaş Trabzon’da Trabzon’u, Galatasaray da İstanbul’da Gaziantep’i yenmişti. Sonra Beşiktaş’ta hayal kırıklığı Sergen Yalçın’la başladı. Konya bozgunu ve Pazar günü İstanbul’da Gençlerbirliği’ne 1-0 mağlup oldu. Galatasaray ise Fenerbahçe derbisinde iyi başlangıcın durgunluğunu yaşadı. Avrupa’da İskoçya ekibi Rangers’a yenilerek elendi. Süper Lig’de de Pazar günü Kasımpaşa’ya boyun eğdi. Şuanda Beşiktaş da Galatasaray da Fenerbahçe’nin ışık saçtığı Süper Lig’de acıların takımını oynuyor. Beşiktaş’ın başında öz evladı 30 bin taraftarın katıldığı imza töreni ile gelen Sergen Yalçın. Galatasaray’ın başında da öz evlat İmparator Fatih Terim var. Baştan yazayım Sergen Yalçın’ın da Fatih Terim’in de egoları yüksek. Dünyaları ben yarattım edası ile maçlarda saha kenarında boy gösteriyorlar. Gururlu mu gururlular. Burunlarından kıl aldırmıyorlar. Beşiktaş Teknik Direktörü Sergen Yalçın Konya mağlubiyetinin faturasını futbolculara kesti. Gençlerbirliği karşısında değişik bir defans ve kadro ile sahaya çıktı. Yine yenildi. Maç sonrası Gençlerbirliği karşısında hak edilmiş bir mağlubiyet alındığını ifade eden Sergen Yalçın transferleri ile ilgili sorulara da şu cevabı veriyordu: “Transferleri yapanlara soracaksınız.” Yani Sergen Yalçın diyor ki sezon başındaki başarısızlık tablosu bana ait değil. Futbolcular ve transferleri yapan Beşiktaş yönetimine ait demeye getiriyor. Bu ne demektir biliyor musunuz? Sergen Yalçın ile Beşiktaş yönetimi ve futbolcular arasında kan uyuşmazlığı yaşandığı ortaya çıkıyor. 15 günlük Milli Maçlar arasında Beşiktaş’ta işler düzelir mi, Sergen Yalçın takımı toparlar mı kartala uçmasını öğretir mi göreceğiz.

GALATASARAY’DA FATİH TERİM KRİZİ VAR

Galatasaray’da Fatih Terim krizi var. Bildiğini okuyan, kimseye hesap vermem havasını sürdürüyor. Galatasaray Kulübünde Başkan Mustafa Cengiz, ikinci başkan Abdurrahim Albayrak’ın iyi niyetini istismar ediyor. Galatasaray Kulübünü oyuncağı haline çevirdi. Bir dediği bir dediğini tutmuyor. Fazla maç oynanmasına alışılması gerekir kimsenin mazeret üretmeye hakkı yoktur derken Pazar günü Kasımpaşa’ya 1-0 mağlup olduktan sonra sezon başından beri yaptıkları maç sayısından yakınıyor ve futbolcularının bu yükü kaldıramadıklarına değiniyor. Fatih Terim’in elindeki kadro kötü mü bu sezon, öyle değil. Sahaya süreceği ve kulübede oturtacağı ve değişikliklerde oyunun gidişatını değiştirecek kalitede futbolculara sahip. Sen bildiğini okursan güzelim Galatasaray bu hale gelir. Fatih Hocam Belhanda başta olmak üzere bazı futbolcuları ısrarla oynatması kendi karizmasını çizdiriyor ve Galatasaray’a da zarar veriyor. Bu yönetim Arda’nın alınmasına hep karşı çıktı. Senin ısrarlarına peki dediler. İşte Arda ortada, her maçta Arda sahada olunca 10 kişi ile mücadele ediyor. Kazanmak için oynatıyorsun tamam da hocam bu Arda başından geçen olaylardan ders alıp Fatih Hocamı mahcup etmeyeyim diye kendini hazırlamamış mı? Hem de kaptanlık pazubandını takmaya. Yapma Fatih Hocam ne kendini üz ne de Galatasaray’ın hislerinden arınarak sahaya on birler çıkar. Kaprislerine biraz gem vur. Bak Kasımpaşa maçında golü atan Yusuf Erdoğan’ı önce alıp sonra vazgeçen sen değil misin Fatih Hocam? Galatasaray kalesine muhteşem gol atan Yusuf Erdoğan için Abdurrahim Albayrak “Biz bu çocuğu almıştık” diye etrafında konuşuyor. Peki Yusuf Erdoğan’ı neden almadın. Galatasaray sevgisinin yüksek derecede olmasından Galatasaray ile anlaştığı için formasını sırtına giyen Yusuf Erdoğan’a imza atmadan formayı giymesini bahane ederek kapıdan geri göndermenin bedelini Yusuf Erdoğan Kasımpaşa forması ile Pazar günü sana çok ama çok güzel ödetti.