Çeşme’de tatile devam. Sıkıntılı ve zor geçen kışın ardından güneşe olan hasret bitti. Sıcaklar bastırdı. Ciğerimizi yakan yangınlar başladı. Üzülmemek elde değil. Çeşme-Bodrum’da sebze ve meyveler ateş pahası. Sabah Gazetesi’nin köşe yazarı Yavuz Donat’ın da yazdığı gibi; Manisa’nın Salihli kirazı, Ankara halinde 4 lira iken Bodrum’da 26 lira nasıl oluyor? Çeşme-Alaçatı pazarında Salihli kirazını on liradan aldım. Tatilde İstanbul’un aktığı Bodrum ve Çeşme’de yiyecek ve  içeceğin her türlüsü fahiş fiyatla alıcı buluyor. ‘Gülü seven dikenine katlanır’ misali tatile çıkacaksın ya da evde oturacaksın. Karınca gibi kışın çalışacaksın yazın yiyeceksin.

Ot Festivali ile Çeşme canlanmıştı. Bayram sonrası sahil şehitlerindeki turizm Çeşme’de de olduğu gibi hareketli geçiyor. Otellerde doluluk oranı yüksek. Çeşme, Alaçatı bildiğiniz gibi. Ünlülerin uğrak yeri. Daha bir kez bile gece Alaçatı’ya gitmedim. Oğlum Gökhan gidip geliyor. Her seferinde “Çok kalabalık” diyor. Hafta sonu sevgili dostum Ahmet Erken eşi Belgin hanım ve oğlu Ali ile Çeşme’ye geldiler. Kendisini bayramdan beri bekliyorum. Ahmet Erken, Levent Gönül’ün gönüldaşıdır. Direkt olarak Levent Gönül’ün Boyalık’taki Rooms Beach’ine gitmiş. Ben de oğlum Gökhan, eşi Gözde ve torun Ertuğrul’la gittim. Sahilde Ahmet Erken’i ararken bir gün önce beraber olduğum Zerrin Ağar’la tekrar karşılaştık. Ahmet Erken deniz sefasına başlamış. Rooms Beach dolu. Güneşlenecek yer bulmak zor. Mert Gönül işin başında. Siparişlerin koordinesini sağlıyor. Barın yanındaki masamda Erken ailesi ile buluştuk. Zerrin Ağar ve Levent Gönül geldi. Sonra eşi Süheyla hanım geldi. Koyu bir sohbet. Ahmet Erken oğlu Ali ile Beyoba’da çırçır fabrikası kurmuş. Her gün oraya gidip geldiğini öğrendim. Bu yıl Gediz Ovası’nda pamuk ekiminde artış var. Allah pazarlarını daim etsin. Bu sırada telefonum çaldı. Arayan Kamber Ali Atabey. Çeşme’deymiş. Benimle görüşmek istedi. “Buyur gel” dedim. Levent Gönül oğlum Gökhan ile Kanber Ali Atabey’le birlikte olduk. Önce “Geçmiş olsun” dedim. Olanları anlattı. Uçak almış fotoğraflarını gösterdi. Bir hayli zayıflamış. Kanber Ali Atabey’e yani Manisa’nın Sesi gazetesinin sahibine “Buna şükret beterin beteri var” dedim. Kendisi ile bir süre sonra vedalaşıp Ahmet Erken ve ailesini yazlığıma götürdüm. Ailece akşam yemeğini yedik. Kale Restoran’da masamız denizin dibinde, menü de deniz ürünleriydi. Erken ailesi siteyi ve restoranı beğendi. Ben de bu yıl dostlarımı burada ağırlıyorum.