Gönül ne kadar istese de, bazen yetemediğiniz zamanlar oluyor birilerine. Ya da yetişemediğiniz özel günler.

Bilerek, isteyerek ya da önem vermediğimiz için değil. Sen programını yapıyorsun günler öncesinden ama, o gün geldiğinde hesapta olmadan, ani bir şekilde ortaya çıkan bir durum tüm planını alt üst edebiliyor.

Aynen, geçtiğimiz 17 Şubat Cumartesi günü olduğu gibi. Çok sevdiğim büyüğüm Bedriye Aksakal'ın yeni kitabı 'İki Kadın Bir Ses'in imza gününe gidemediğim gibi. Ki, özel olarak telefonla da aramış davet etmiş, "Bedriye öğretmenim çok isterim, geleceğim; hem sizi de özledim, görmüş olurum" demiştim. Fakat, tam da o gün gelişen bir durum nedeniyle gidemedim. Aniden gelişen durumla ilgili işim bittiğinde ise, vakit akşamüstü olmuştu. Gerçekten çok üzüldüm sözümü tutamadığım için.

Bedriye Aksakal, Manisa için çok önemli bir değer. Öğretmen kimliğinin yanında, kıymetli bir araştırmacı yazar. Bugüne kadar sayısız kitapta imzası vardır emeğiyle, bilgisiyle, birikimiyle, yüreğiyle. O, gerçek bir Atatükçü'dür. Kitaplarında Manisa'nın önemli tarihi olaylarını, iz bırakmış Manisalılar'ı belgeleriyle kaleme dökerek gözler önüne serer, akıcı diliyle, özenli kelimeleriyle. Sazıyla Sözüyle Manisa, Yeşilin Atası Manisa Tarzanı, Bir Zamanlar Manisa, Anılarda Manisa, O Şehre Sevdalı, İnönü Manisa'da, Manisalı Kadınlar, Güzel Zehra, Melek Öğretmen yazdığı kitaplardan bazıları. Ve son olarak yazdığı İki Kadın Bir Ses'i de hayatına eklemiş oldu.

Çoğu kitaplarının yazımına, basım aşamasına şahit oldum diyebilirim. 20 yıl boyunca köşe yazılarıyla gazetemizin bir demirbaşıydı çünkü. İlk sayısından son sayısına kadar hiç ara vermeden, dile kolay 20 yıl boyunca kalemini gönlüyle birleştirerek, ailemizin büyüğü olmuştu. Kimimizin ablası, kimimizin annesi, kimimizin Bedriye öğretmeni.

İşte bu yüzden, o gün orada olmam gerekiyordu. Ahde vefaydı benim için. Olmadı, olamadım. Biliyorum ki, o güzel kalbiniz ve engin hoşgörünüzle beni anlayışla karşılayacaksınız. Telefonla aramaktansa, sizin dilinizden diliyorum özrümü. Samimi düşüncelerimi ve duygularımı yazarak, cümlelere dökerek. Bedriye Öğretmenim, o gün yanınızda olamadığım için sizden özür diliyorum.  Sizi çok seviyorum ve kutluyorum. Sağlıklı günlerde, daha nice kaleme alacağınız kitaplarla hayatın içinde yer almanız dileğiyle, sevgiler.