Kurban Bayramı’nı Çeşme’de geçirdiğimi dün sizlere aktarmıştım. Bayramda Çeşme bu sezonun en sıcak günlerini yaşadı diyebilirim. Ben sıcağı severim ama bu kadarı beni bile bunalttı. Baktım evde otur otur olmayacak bayramın dördüncü günü Rooms Otel’e gittim. Boyalık’ta Beach’te su sesini duyarak vaktimi geçirdim. Sağ olsun otel sahibi Mert Gönül beni kapıda karşıladı. ‘Patron işler nasıl?’ dedim. ‘Ertuğrul abi çok şükür iyi. Bayram boyunca günde ortalama 1000 kişiyi ağırladık’ dedi. Hakikaten iğne atsan yere düşmüyordu. İşletme müdürü Ferhat geldi yanıma zar zor barda yer bulduk oturduk. Birlikte midye yedik. ‘Bugün baya kalabalık’ dedim. O da ‘Abi akşamları da restoranda iyi. Bir gün gel balık yiyelim’ dedi.  Bayramda tatilciler akın akın Çeşme’ye gelmişlerdi. Gündüzü gecesi nereye gitsen doluydu. Rooms Otel’de hem restoran hem beach tam kapasite dolu vaziyetteydi. Herkes kendince eğleniyor. Deniz, kum, güneşin tadını çıkarıyor. Akşama kadar Rooms Otel’deydim. Daha sonra Alaçatı tarafına geçtim. Bir turladım. İstanbullular Alaçatı’yı istila etmiş durumdaydı. Adım atılacak yer yoktu. Hacımemiş sokağına gittim. O dar sokaklarda tatilciler oturmuş eşleri dostları ile sohbet ediyordu. Herkes halinden memnundu. Hayat pahalıymış kimin umurunda. Ben Çeşme’de bu yaz ekonomik kriz olduğunu hissetmedim. İnsanlar para harcıyor. Eğer olmayan parayı harcıyorlarsa bilmem. Ama gece kulüpleri kapalı gişe, Açıkhava konserleri ful, sabah beachler dolu… O zaman bu işte bir yanlışlık var. Artık Çeşme’nin son 2-3 haftası diyebilirim. Okullar açıldı mı Çeşme’de yoğunluk azalır. Bu yüzden işletmecilerde bayram yoğunluğu en iyi şekilde değerlendirmişler. Aldığım bilgiye göre Çeşme bu sene Bodrum’u sollamış durumda. Herkes de bir Alaçatı efsanesi. Hafta sonu Çeşme’ye gelen çocuklarım, yeğenlerim bile akşam oldu hemen Alaçatı’ya koşuyor. Demek ki bir keramet var bu işte. Kim ne derse desin Çeşme yükünü almış gemi gibi son sürat gidiyor. Sosyetesi, tatilcisi bu sene Çeşme’ye akın ediyor.