Dünya çapında bir araştırma yapılsa ve en çok telaffuz edilen kelimelerden birinin ‘mutluluk’ olduğunu duymak bizi şaşırtmaz herhalde. Herkesçe aranılan, bazen hedef bazen de bir ölçüt olan popüler bir kavram mutluluk. Biraz da sıradanlaşan bir kelime olmaya başladı son zamanlarda. Çünkü anlamının ne olduğu, nasıl ulaşılacağı ve asıl önemlisi gerçekliği konusunda net cevapların olmayışı anlamını kaybetmesine neden oldu. Peki siz bu soruların cevabını hiç düşündünüz mü?

Herkes şu anda veya gelecekte bir gün mutluluğa ulaşmak istiyor. Mutlu bir yaşam sürmek, her şeyin istediği şekilde olmasını istiyor.

-Mutlu bir evlilik, belli bir miktar para, iyi bir meslek, istenilen arkadaşlar, iyi insanlar, istenilen özelliklerde çocuklar… Tüm bunlar aslında mutluluğu barındıran içerikler. Bunların sağlanması durumunda mutluluğa ulaşacakları inancı beliriyor insanlarda. Yani mutluluk, şartları olan ve oluşması için bazı gerekliliklerin yerine getirilmesi gereken bir görev gibidir insanların nezlinde. O yüzden hep uzakta ve oluşum aşamasındadır.

Peki tüm şartlar ve gereksinimler yerine getirilse hatta tüm insanlar bunu başarsa ne ile karşılaşırız düşündünüz mü hiç?

Bu noktada şunu düşünmeliyiz ki tüm isteklerimize, hayallerimize göre düşünürsek mükemmel bir dünya mükemmel hayatlar ya da o istediğimiz mutluluk tüm dünya insanları için geçerli olabilecek mi? Gerçekten var mı böyle bir hayat?

Herkes mutluluğu istiyor ama herkes mutluluğu hissedebiliyor mu ya da hissedebildi mi bu bir muamma.

Çünkü herkes için mutluluk tanımı farklı. Mutluluk bazılarında bir mekan ismi, bazılarında bir araba markası, bazılarında bir kadın ismi, bazılarında ise yüksek makamlı bir iş yeri sahibinin adı.

Mutluluk hep uzakta hep yarınlarda aranır. Aslında mutluluk bizim gölgemiz, mutluluk bizim kapladığımız alan, aslında mutluluk yanımızda taşıdığımız her şeydir. Yani yarına vardığımızda, uzakları yakın ettiğimizde görebileceğimiz sadece geçici bir mutluluk halidir. O hep hayalini kurduğumuz mutluluk/mükemmel hayat orada olmayacaktır. Çünkü biz her şeyimizle oradayızdır. Eğer götürdüklerimiz bizi mutlu etmeyen şeyler ise zaten orada da mutlu olamayacağızdır.

Diğer yandan bakacak olursak; uzaklarda aranan bu mutluluk aslında hep daha fazlasına sahip olmak isteyen ‘insan özelliğimizdir.’ Önümüzde duran aslında bizi mutlu etmeye yetecek küçük parçaları göremiyoruz.. Çoğu zamanda fazlasını isteyen yanımızdan dolayı da görmezden geliyoruz. Bu parçaların artması ve süreğen devam etmesi bizi hiç bırakmayan mutsuz bir havanın içinde olduğumuzu hissettirir. Bu nedenden ötürü ise de bugün değil ama ilerleyen hayatımızda bu durumdan kurtarabilecek bir şeyin varlığının olmasını isteriz. Mutluluğu hep yarında ve uzakta saklarız.

Yaşadığımız bu anda bu mekanda bu gün içerisinde istenilen o mutluluk mevcut. Uzakta değil ve aranılmak istenmiyor.

Peki mutlu olmak için ne yapmalıyız? Uzakta değilse nerede bu mutluluk?

-Kendinizi tanıyın.

Öncelikle yapmanız gereken bulunduğunuz zamanı düşünmek. Siz şu an neredesiniz ve ne yapıyorsunuz? Mutsuz olmanızı tetikleyen şeyleri düşünün. Sizi rahatsız eden bu etmenler için ne yapıyorsunuz? Atlamış olduğunuz aslında sizi mutlu eden faktörleri, olayları, kişileri düşünün.

Unutulmamalıdır ki kişiyi yönlendiren duygular ve olaylara yüklediğimiz anlamlardır.

-Kendiniz için bir şeyler yapın.

İnsan doğası gereği bir şeyler üretmek ister. Üretmek insan gelişimini besleyen önemli etmenlerden biridir. Kendinize bir hobi edinin, bir şeyler öğrenmek isteyin. Öğrendiğiniz ve ortaya çıkardığınız ürün sizi besleyecek ve iyi hissettirecektir.

-Kendinize zaman ayırın.

Hayat koşuşturmacası içinde unuttuğunuz bir şey var; kendiniz. Çok yoğun bir hayatınız var belki de hiç vaktiniz yok sadece uyumaya zaman ayırabiliyorsunuz. Belki çocuklarınız var ve kendinize ayıracak vaktiniz yok. Ancak unutmayın ki siz kendinize zaman ayırmadığınız her an yaptığınız ya da uğraş verdiğiniz şey varlığınızı hissettirmeyecek ve tam anlamıyla hissizleştirecektir.

-Kitap okuyun.

Aslına bakarsanız saydığım tüm maddeleri kapsayan en önemli şey kitap okumaktır. Sizi stressiz, sakin ve kendinize zaman ayırdığınız bir zaman dilimi oluşturmaktadır. Dinlenebilir ve bir şeyler öğrenmiş olmaktasınız.

Mutluluğu hissedebileceğiniz bir gün olması dileğimle keyifli günler dilerim,

Görüşmek üzere.