Hepimiz başımızda kavak yelleri esen 18 yaşındaki halimize geri dönelim. Bir yandan dışarıda arkadaşlarımızla gezmek isterken diğer yandan hayatımızı etkileyecek bir seçimle karşı karşıyaydık. Kimimiz, hayatımızı etkileyecek bu seçimi farkında olarak yoluna devam etti, kimimiz ise hayatın üzerimize sorumluluk yüklediği yıllarda sudan çıkmış balığa döndü.
Çocukluğumuzda hepimiz ‘ben itfaiyeci olmak istiyorum' ya da ‘doktor olup yardıma ihtiyacı olanların hayatını kurtaracağım' gibi düşüncelerle büyümüşüzdür.
Bunu başarabilenler çok şanslı… Çünkü hem monotonluktan uzak, her gün heyecandan heyecana koştukları bir mesleği yapıyorlar hem de sadece para kazanmak için masa başında oturup mesai saatinin bitmesini bekledikleri bir işi yapmıyorlar; yani severek yaptıkları bir meslekleri var.
Bu yazı dizisinde herkesin merak ettiği, hatta imrenerek baktığı meslekleri konu edindik.
5 gün art arda siz okuyucularla buluşturacağımız bu mesleklerde, çalışanların kendi ağzından yaptıkları meslekle ilgili merak ettiklerinize cevap bulacak ve hatta belki işinizi değiştirmek isteyeceksiniz.
Biz yazı dizisini hazırlarken hem çok eğlendik, hem çok yorulduk. Yalnızca çalışanların perde arkasını bilebileceği birçok konuya tanık olduk.
Meslek tanıtımımıza ilk olarak kahraman olarak gördüğümüz itfaiyecilerle başladık.
640 KİŞİLİK EKİPLE İTFAİYECİLER HER ZAMAN YANIMIZDA
Manisa Büyükşehir Belediyesi, 17 ilçedeki çalışanlarla birlikte toplam 640 itfaiyeciyle Manisalılara hizmet veriyor.
Sadece yangın değil, intihar ve trafik kazalarında da her zaman başrolde olan itfaiyeciler, merkezde ekipler halinde çalışıyor.
Her sabah saat 08:30'da vardiya değişimi yaparak göreve başlıyor ya da izne ayrılıyorlar.
Manisa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, 13 bin kilometrelik bir hizmet alanına sahip. Başkanlık bünyesinde 18 tane büyük İtfaiye merkezi ve 37 farklı istasyonla birlikte 55 noktada Manisalılara hizmet veriliyor.
İHBAR GELDİKTEN 30 SANİYE SONRA MERKEZDEN AYRILIYORLAR
Ekip halinde çalışmalarını yürüten itfaiyecilere her sabah bir eğitim uzmanı tarafından çalışma yaptırılıyor. 7 gün 24 saat boyunca dur durak bilmeden hizmet veren itfaiyeciler, ihbarın gelmesi ardından 30 saniye içerisinde ekipmanlarını alıp arabaya binerek merkezden ayrılıyor.
Güvenliği en üst düzeyde tutan itfaiyeciler, boş vakitlerinde arkadaşlarıyla çay içip spor yaparak kendilerine zaman ayırıyorlar.
İşlerini çok severek yapsalar da, karşılaştıkları en büyük sorunun olay yerindeki vatandaşlar ve başıboş bir şekilde ortaya bırakılan araçlar olduğunu söyleyen itfaiyeciler, halkın sağlığı için kendilerine yardım edilmesi gerektiğini belirtiyor.
BAŞLARINDAN GEÇEN EN UNUTULMAZ ANLARI PAYLAŞTILAR
Tek amaçları vatandaşlara yardım etmek olan itfaiyecilerin yaptıkları meslekte biriktirdiği anıları çok fazla. Her gün farklı bir trajediyle karşı karşıya kalan itfaiyeciler, meslek hayatları boyunca başlarından geçen en unutulmaz anılar ile işlerine duydukları heyecanı büyütüyorlar.
İŞ ARKADAŞININ YAPTIĞI TRAFİK KAZASINA GİTTİ
33 yaşındaki itfaiyeci Salih Akgün, ekip çalışmasının önemine vurgu yapıyor. "Tek bir itfaiyeci hiçbir anlam ifade etmiyor' diyen Salih Akgün, "Ekibimizle birlikte vatandaşlarımızın yardımına koşuyoruz. Kendi iş arkadaşımızın yaptığı bir trafik kazasına gitmiştim. Parçalanmış insan vücudunu ilk defa o kazada görmüştüm. Bir kere de çağrı merkezimize intihar anonsu düştü, hemen olay yerine gittik. İntihar etmeye çalışan kadın ilk önce ilaç, ardından çamaşır suyu içmişti. Biz polislerle birlikte eve girdik, kadın bir fırsatını bulup 3. kattan aşağıya atlayarak intihar etti. Meslek hayatımın en unutulmaz 2 anısı buydu. Bir süre sonra insan, bu tür trajediler görmeye çalışıyor. Eğer bunlara takılıp kalırsak işimizi profesyonel anlamda icra edemeyiz" diye konuşuyor.
10 yıllık itfaiyeci İsmail Ata, unutamadığı en kritik vakayı böyle anlatıyor, "Eskiden fabrikada çalışıyordum. Belediyenin İtfaiyeci aldığını duydum. Şansımızı denemek için başvuru yaptım. Nasip oldu, 10 yıldan beri meslekteyim. Kendi köyümüzden bir otobüs, Muradiye'de tankerle çarpışmıştı. O kazada köyümüzden 2 kişi vefat etti. O olaya ben gitmiştim. Kaza yerinde çok yakın tanıdıklarım karşıma çıktı. Unutamadığım en kötü an buydu. Psikolojik anlamda etkileniyoruz. Özellikle ilk başlarda çok etkilendim. Her olayda farklı bir şeyler öğreniyorum. İtfaiyecilerin ruhsal olarak da eğitime ihtiyaçları var"
YANGIN VAR SANDILAR AMA…
Vardiya çavuşu Cihan Yıldırım ise, mesleğe ilk başladığı yıllarda yaşadığı komik bir anıyı 10 yıldır unutamadığını ifade ediyor. Yıldırım, "10 senedir bu işin içerisindeyim. Gittiğimiz her olay ibretlik aslında. Vatandaşın evi yanıyor, gidiyoruz, bize küfretmeye başlıyor. Biz olay yerine 2,5 dakikada varmıştık. Küfür etti, biz hiç ses çıkarmadık ve işimizi yaptık. En son yanımıza geldi ve bizden özür diledi. Benim unutamadığım anım komikti. İşe ilk başladığımız zamanlarda bir ihbar düştü. Mahallede ev yakını var dediler, olay yerine vardık. Bir ekip merdivenlere hortum döşedi. İçeride alevler var gibi görünüyordu. Vatandaşlar dışarıda ‘yanıyor' diye bağırıyordu. Biz merdiveni kaldırdık, hortuma suyu verdik bekliyorduk. Arkadaşlar yukarıdan kapıyı çaldı. Açan da yoktu. Biz de camı kırdık, biri perdeyi açtı ve ‘ne yapıyorsunuz?' dedi. ‘Burası yanıyor' dedik. Meğer içeride ısıtıcı varmış. Unutamadığım en komik vaka bu oldu" diyor.
Vardiya Amiri Ali Akgün, "25 yıllık itfaiyeciyim. Ben de daha önce fabrikada çalışıyordum. Bir arkadaşımızın vesilesiyle itfaiyeci oldum. Zor bir meslek ama iyi ki bu mesleği seçmişim. 25 yıl boyunca bir çok olay gelip geçti. Bu meslekte olmaktan çok mutluyum" diye konuşuyor.
EVİNİN YANDIĞINI TELSİZDEN DUYDU
İtfaiye Müdürü Mehmet Kaleli ise, unutulamayacak anıya sahip olan itfaiyecilerden biri. Evinin yandığını çağrı merkezine düşen anonstan duyduğunu anlatan Mehmet Kaleli, "Bu mesleğin çok kutsal olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle itfaiyeci oldum. 10 yıldır bu görevi yapıyorum. Manisa, Büyükşehir Belediyesi olduktan sonra Başkanımız Cengiz Ergün bize ayrı bir önem veriyor. İlk olarak 20 milyon TL'lik bir araç yatırımı yaptı. Daha sonra itfaiye noktalarımızı 55'e çıkardı. Çok güzel bir seviyedeyiz. Mesleğimizi seviyorum. İnsanların ilk anlarda bize karşı tepkileri oluyor ancak anlayışla yaklaşıyoruz. Ben itfaiye eri olarak görev yaparken telsizden bir ihbar geldi. İhbarda verilen ev adresi çok tanıdık geldi. Saniyeler içerisinde adresin evimiz olduğunu anladım. İçerisinde kiracı oturuyordu. Dairemiz yandı. Kendi evimin yangınına giderken çok değişik duygular hissetmiştim. O hissi hiçbir zaman kaybetmedim. Hala daha yangına gidilen bir evde, sanki kendi evim yanıyormuş gibi hissediyorum" diyor.
İTFAİYECİLERİN VATANDAŞLARDAN İSTEKLERİ VAR
İtfaiyecilerin gerek trajedik, gerekse eğlenceli anılarını dinlemek herkesin hoşuna gidiyor, ancak o kahramanların vatandaşlardan istekleri de var.
Manisa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Eğitim Şube Müdürlüğü'nde görevli Serdar Kurt, "İnsanlarımızın yangınla ilgili pek fazla bilgileri yok. Yangın söndürme cihazı alınıyor ama kullanımı bilinmiyor. Haberlerde izliyoruz, insanlar yangını söndüreceğini düşünerek yangın tüpünü alevlerin arasına atıyor. İnsanlar yangın anında her şeye su atıp söndürmeye çalışıyor ancak durum bundan çok farklı. Akaryakıt maddeleri yangınla sönmüyor, elektronik cihaz yangınlarında su atarsanız çarpılma riskiniz var. Bu nedenle en büyük hedefimiz, halkımızı bilinçlendirmek. 2016 yılında 75 bin kişiye eğitim verdik. Ailelerin çocuklara yangın eğitimi vermesini istiyoruz" diye konuşuyor.
Manisa Büyükşehir Belediye İtfaiye Daire Başkanı Ali Gül ise, "Biz vatandaşlarımızdan ilk olarak yanlış ihbar vermemelerini istiyoruz. Gereksiz yere bizi meşgul etmemeliler. Biz her türlü kurtarma olayına gidiyoruz. Kırsal kesimde yaşayan vatandaşların arazilerini yakmamasını istiyoruz. Araziyi yaktıklarında hem içerideki canlıya zarar veriyorlar, hem de arazinin verimini düşürüyorlar. Bizleri de boşuna meşgul ediyorlar. Bir diğer isteğimiz de sürücülerimizden. Bizim araçlarımız çok büyük araçlar. Bu nedenle köşe başlarına araç park etmemelerini istiyoruz. Yardıma muhtaç biri bizim yakınımız da olabilir. Bunu da düşünmeliler. İtfaiye aracının sireni çalıyorsa sürücüler, bizlere yol vermeliler. Havaların ısınmasıyla birlikte vatandaşlar piknik yapıyorlar. Piknikte ateş yaktıktan sonra mutlaka söndürüp alanı terk etmeliler" ifadelerini kullanıyor.



Editör: TE Bilişim