Sabun çıkarır mı?

Vicdanlardaki kiri

Dinden imandan yoldan

Çıkanlara yönleri buldurur mu pusula.

Allah’ın evine torpille atama

Olur mu?

Dinden kitaptan çıkanı

Ekmek çarpar,

Su boğar,

Ateş yakar mı?

Allah’ın evinde haksızlık vuku bulur mu?

Mı, mi, mu, mü!

Cümlelerin sonuna soru işareti bitmez.

En kutsala yerlere

Hile, hurda, yalan, dolan girmez!

Yoksa yıkılır kubbeler,

Bir kulaktan girer bir kulaktan çıkar hutbeler!

Biz ne dersek diyelim,

Oturup çizelim yazalım vaaz verelim. Yine de

Bazı torpilli hocalar;

Yutar çam fıstıklı, kuş üzümlü dolmayı,

Pek güzel bilirler cemaati yolmayı!

******

Hiç bir zaman atın üzerinden

Atamadığı adamı

Bronz heykelden yapılmış atın ayağına

Urgan bağlayarak düşürmeye kalktılar.

Heykel olsa da

Bilir at kimi düşüreceğini!

Bilir süvarisini.

Bildi öğrendi vatandaş

Mücahit birinciyi.

Sanmayın mücahitlikte birinci;

Vefada sonuncu

Vefasızlıkta birinci.

Vicdan da en arkada.

Fikirde en geride!

Ve nereden bilecek

"Türk gençliğinin birinci vazifesinin

Türk istiklal ve Cumhuriyetini

İlelebet korumak için nöbette olduğunu!

Gericiliğin mücahitliğinde, birinci olacağıma

Bize bıraktığı aydınlık mirasın,

Yılmaz bekçisi olurum.

******

Kafalar güzel,

Ne içiyor bunlar? Sorusunun cevabı

Şampanya olarak yansıdı fotoğraflara.

Allah bağışlasın, Egemen Bağış’ı.

Son gördüğümüzde,

Uçakta bilmeme kaç bin liralık şampanyasını

Yudumluyordu.

Biz suyu, çayı, hayatı

Acı acı yudumlarken.

Adam gökyüzünde şampanya girdabında,

Bulutların üzerinde uçuyordu!

Bağışla Tanrım bizi.

Sana layık kullar olamadık.

Bankada dövizlerimiz, altlarımızda yatlarımız,

Arabalarımız, uçaklarımız olmadı.

Aç geldik aç gidiyoruz.

Ne günah işledik?

Neydi suçumuz? Öğrenemedik.

Adamlar Yiye yiye ejderha meyvesini,

Ejderha kesildiler.

Biz ise sütten.

Allah bağış şansı versin insana

Hani,

Kedi olsan 4 ayak üzerine düşemezsin.

Sayın elçi hep dört ayak

Bize düşen bu hayatta, hep dayak.

*****

Çorbaya kaşık salladık

Halimize oturduk ağladık.