Bu sabah uyandığımızda her taraf diz boyu karla kaplıydı. Yollarda araçlar patinaj yapıyor, rampada durmak zorunda kalan da bir daha hareket edemiyordu. Park yerindeki arabaların da üzeri en az 30 cm kar kaplıydı. Doğrusu Ankara bu kış yeterince kar topladı. Umarım kuraklığa faydası olur, barajlar dolar, yeraltı suları eski seviyelerine ulaşır, yanlış tarım politikalarına rağmen mahsullerde de bereketi yakalarız. Benim de bugün DP genel merkezinde bir dizi görüşmelerim vardı. Riske girmeyip bu görüşmeleri erteledik. Zamanımız boşa çıkınca da yazı işleri müdürümüz Esra Kale’nin ricası üzerine haftalık ikinci yazımı yazmaya oturdum. Malum Rusya-Ukrayna savaşını bir tarafa bırakırsak gündemdeki konu zeytinliklerin talanına yönelik bilgisizce ve kanuna aykırı olarak hazırlanmış yönetmelik.

Soma’daki katliam gibi maden kazasının hemen sonralarıydı, madenci firmalar Yırca köyünde zeytin ağacı katliamına girişmeye tevessül ettiler. Tabi köylülerin direnişi ile karşılaştılar. Kavga gürültü derken olay yargıya intikal etti ama madenciler boş durmadılar. Yıllardır lobicilik faaliyetlerini sürdürüyorlar. Sonunda televizyonlara çıkıp orada, burada petrol bulduk, gaz bulduk aldatmacalarıyla halkın gözünü boyadığı halde her gün enerji ve petrole zam üstüne zam yağdırmaktan başka bir iş yapmayan birini bulup ikna ettiler tek maddelik bir yönetmelikle zeytinlik talanının önünü açtılar.

Bu yönetmelik külliyen hukuka aykırıdır. Birincisi yasalarda öngörülmeyen kısıtlama, serbestlik, ceza veya benzeri hususlar yönetmelikle getirilemez. Yönetmelikler sadece kanunun uygulamasına yönelik usul ve esasları belirler, kanundaki hükümleri genişletemez. İkincisi yönetmelikler başka kanunlara da aykırı olamaz. Üçüncüsü Hiçbir bakanlık başka bir bakanlığın yetki ve sorumluluğu altında bulunan bir hususta hüküm içeren yönetmelik çıkaramaz. Dördüncüsü AYM, Danıştay ve diğer yüksek yargı organları tarafından verilen yargı kararlarına aykırı olarak lafzı değişik de olsa aynı yönde yönetmelik çıkarılamaz.

1939 tarihli kamuoyunda "Zeytincilik Kanunu" olarak bilinen bir 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılatılması Hakkında Kanun halen yürürlüktedir ve bugüne kadar zeytinliklerin korunmasında kilit rol oynamıştır. Bu Kanun'un 20’nci maddesi, zeytinlik sahaları içinde ve bu sahalara en az 3 km mesafedeki alanlarda "bitkisel gelişimini ve çoğalmalarını engelleyecek kimyevi atık bırakan, toz ve duman çıkaran tesis yapılması ve işletilmesini engelliyor. Burada "Zeytincilik sahaları daraltılamaz" ibaresi de yer alıyor. Kısacası bu yönetmelik bu maddeye düpedüz aykırıdır.

Nitekim Soma İlçesi'ne bağlı Yırca köyünde yapılması planlanan bir termik santral projesi için 3573 Sayılı Yasaya dayanılarak çıkarılan Yönetmelik'te yapılan değişiklikle zeytinlikler "kamu yararı" aranmak koşuluyla maden ve yenilenebilir enerji projelerine açılmıştı. Bunun ardından Greenpeace başta olmak üzere çevre örgütlerinin çalışmalarıyla açılan davalar sonucunda Danıştay iptal etmişti. Demek ki; Danıştay kendi kanununa dayanarak çıkarılan yönetmeliği bile iptal ettiğine göre Zeytincilik Kanununa dayanmayan bir yönetmeliği haydi haydi iptal eder. Başka örnekler de mevcuttur.

Sözün özü, yanlış hesap Bağdat’tan döner. Ankara’da hala hakimler vardır. O nedenle hukuka aykırılığı kesin olan bu konuda siyasi gerginlik yaratmak yerine vakit kaybetmeden yargı yoluna başvurmak en akıllıcası olur. Biz de konunun takipçisi olacağız.

Önceki yazımda millet ittifakının başarılı olmasının merkez sağdaki güçlenmeyle sağlanabileceğini söylemiş 6 Mart’ta yapılacak Demokrat Parti Kongresini işaret etmiştim. Aldığım olumlu tepkilerden DP’ye merkez sağa gönül verenlerin umutlandığını gördüm. Başkanlık Divanından birçok arkadaşın da aynı kanaati taşıyor olması beni de umutlandırdı.

Sayın Gültekin Uysal’ın da aynı görüşte olmasını umuyorum. Zira aklın yolu birdir birlikten kuvvet doğar sözü de boşa söylenmiş değildir. Nisa suresi 58’inci ayet “emaneti ehline veriniz ve hükmettiğiniz zaman adaletle hükmediniz” der. Bizler emaneti ehil kadroların eline teslim edersek eminim ki toplum da gereğini yapacak emaneti ehline verecektir.

Yarın her şey çok daha güzel olacak. Kalın sağlıcakla…