Boş bakkal
Dert tartar misali
İşler kesat,
Dedikodular fesat mı fesat.
Ah! Ah!
Bir daha oyumu verirsem
Pişmanlığı ile başlıyor sohbet.
Kendi oyları ile seçtiği
Vekiller, Ankara'nın oyun havalarına
Kaptırmışlar kendilerini.
Karadeniz’in horonu,
Doğunun halayı,
Ege’nin zeybeği,
Ankara’nın misketine yeğlenmiş
Kimin umurunda vatandaş
Arabada 5, evde 15!
Yakacaksın sobayı,
Isıtacak odayı.
Saat 17’ye varmaz
Yiyeceksin zamdan sopayı
Bürokratta, milletvekili de olsan.
Ankara'nın havası
Unutturur memleket davası!
*****
Sabah dükkan aç
Akşam dükkan kapa
Aç kapa!
Siftah yok.
Yarınlardan umut yok!
Faiz, Enflasyon binsin
Gel de bu durumu içine sinsin!
Ağızdan içileni mi?
Depoya döküleni mi?
Hangi mazottan bahsedeyim?
Her ikisi cep yakıyor.
Zamları geç
Sokağa gel!
İktidar sokağa inme!
Muhalefet tepemize binme!
İktidarın icraatları ve sözleri ile edilgen hale gelen
Vatandaş,
Ruhen, ceben
Züğürt Ağa!
******
Üretmiyor!
Bilakis
Tüketiyor.
Tüketiyor dediysek vatandaş.
Et, bonfile, kuzu, siyah havyar
Ejder meyvesi değil
Sabır tüketiyor
Yaşam enerjisini tüketiyor.
Ömrünün son demi
Sonbaharı artık!
20 senedir ne kanı kaldı
Ne canı.
Züğürt siyasetin çenesi
Son nefeste kulaklarını tırmalıyor.
*******
Tuttum bu sözü!
“Merkez bankası kavşağında durma.
Maliye hazine bakanlığında önünde
Başını saçını yolma.”
Tüsiad da savaş
Müsiad da büryanlı lavaş.
Tüsiad enflasyonun reel kararlarla
İneceğinden umutlu.
Müsiad dualarla ekonominin düzeleceğinden.
İnançlı.
İş dünyası, siyaset inanıyor
Ağzından zor lokma geçen
Diş Dünya'sı inanmıyor.
Züğürt siyaset
Bedenimizi yoruyor.
Yorgunum arkadaş! , papellerden
Bir yatak ser yavaş yavaş!
