- Dur sefil Ruh,
Nefes alanların diyarından hediyemi getirdin mi?
– Geçiş için ödemem, işte burada Stxy nehrinin yüce kayıkçısı!
– Ödeme kabul edildi sefil ruh hadi gel kayığa.
Götüreyim seni ölümden sonraki yaşamın diyarına…
Ölüler nehrini geçmek için ölen kişinin ruhu,
Styx nehrinin kayıkçısı Kharon’u bulmalıdır.
Antik Yunan da ölen insanların ağızlarının içine
Ya da avuçlarına bir altın sikke sıkıştırılır.
Bu altın, kayıkçının sandal parasıdır.
Bir kayık, kayıkçı, nehir, deniz ve ölüm hikayesi de;
Sümerlerin mitlerinde geçmektedir.
“Teknenin yılanlı pruvasını o yontar!
Ona dikkatli bak!
Belki de onunla birlikte, ölüm denizini geçebilirsin” denilmektedir.
Böylece Gılgamış, ölümsüzlüğü arama
Yolculuğunu bir yılanın üzerinde gerçekleştirecektir!
Eski mısır yazıtlarında da;
Kayıkla yolculuk yapan Güneş önce
Yılanların bulunduğu kumsal alandan geçmekte ve
Kısa süre sonra da kendisi de bir yılana dönüşmektedir. .
Kayık, yılanın ağzından çıktığında
Güneş yeniden doğuma ulaşmakta ve böylelikle
Ölümsüzlük döngüsü devam etmektedir!
Ulusların mitolojik kültürlerinde
Birbirlerine çok benzeyen yılan, güneş, altın para, nehir
Kayık, kayıkçı ve ölüm hikayeleri bulunmaktadır.
Bizde de Mitlerdeki kayıklar ile benzeşen
-Çok meşhur Saltanat kayığı ile
-4 çekerli İMAMIN KAYIĞI var!
Osmanlı da, Saltanat kayıkları
Mahmuzlu, Kemanebaş yahut Kancabaş olarak adlandırılırlardı.
Yine, Köşklü, Köşksüz, Kuşlu olarak söylendikleri gibi ihtişamlı olurdu
Bunu mukabil, “İMAMIN KAYIĞI “
4 kürekli , 4 çivili ve kapaklıdır! Konfor, lüks, gibi
Her türlü gösterişten gani gani uzaktır!
Günümüzde saltanat var! Saltanat kayığı yok!
Kala kala tek İMAMIN KAYIĞI kaldı!
İmam edenler, İmamın kayığına inanırlar ama
“İMAMOĞLUNUN KAYIĞINA “ binmemek adına
Her türlü mızıkçılığı yaparlar.
Bakın;
Bu Mart’ta ölünmez dediler. Hazirana ötelediler.
Haziran geldiğinde de;
-Sonbaharda, balık akınını mı beklesek acep?
-Lüfer yemeden gidersem gözlerim açık gidecek! Diyeceklerine bin var!
Koltuklarının öldüğüne dair mazbata veren
YSK bir türlü, belge vermez.
Ahiretle yaşam arasında bir çizgide tutar meftayı.
İmamoğlunun kayığı Anadolu, Avrupa arası 20 gün
“ aheste çekti kürekleri”
Suya %46 indirim uyguladı.
Ulaşımı 85 tl den 50 tl ye indirdi. Halkın gönlünde taht kurdu.
Lakin,
Cumhur ittifakı, İmamoğlunun kayığına binmemekte ısrarcı.
Çünkü,
Mitlerdeki tanrıları gibi, “ÖLÜMSÜZ “olduklarına inandırmışlardır kendilerini...
Nasreddin hoca hikayesinde,
Kazanın doğduğuna inanırsınız da ,
öldüğüne neden inanmazsınız? Der.
O zaman nerede kaldı iman ve müminlik ?
İsteseniz de, istemeseniz de
İman ve oğlunun kayığından kaçış yok!
Para ile değil sıralan!
Herkes eşit, herkese aynı hak, hukuk!