Memleketin hem siyasi,

Hem de meterolojik iklimi değişiyor.

Bir bakıyorsunuz

Güpegündüz günlük, güneşlik yerde

Ansızın gök kararmış rüzgar fırtına

Yağmur dolu hortum.

Ağaçları kökünden sökmüş,

Çatıları havaya uçurmuş.

Tarlada ürüne zarar vermiş.

İnsanoğlu tabiata ektiğinin

Karşılığını alır.

“ rüzgar eken, fırtına biçer”

Sanayileşme ve teknoloji adına

Kirletmediğimiz

Ne kutup

Ne orman ne okyanus

Nede Atmosfer kaldı.

Etna’gibi volkanların külleri işin konfetisi!

Ekvator kuşağına kar yağıyordu…

Sevindiler..

Bilmiyorlardı “ sonun başlangıcı olduğunu..

İnsanlar elleri ile meterolojik iklimi değiştirirken

Yine elleriyle attıkları oylar ile de

Siyasi iklimi belirlerler.

Her iki iklimde kader değildir.

Öngörülebilir!

Kim demiş “kaza geliyorum” demez diye?

Kaza göz göre gelir.

İçine ettiğimiz tabiat tüm gücüyle intikam alırken

İnsan sandıkta seçtiği ile de

Sosyal iktisadi, ekonomik çağdaş geleceğini belirler ya da

Ortaçağ karanlığını!

Bir söz var.” Ava giden avlanır!”

Siyasi mitingler için alana giden

Neredeyse her seçmenin beyninin içi boşaltılır!”

Ah o tatlı vaatler, sözler  yok mu?

Kargaya ağzından peyniri düşürten,

Yılanı deliğinden çıkaran.

1 kilo çaya, şekere

1 paket makarnaya oyunu ve

Ruhunu teslim eden hep vaat ve sözlerdir.

Bu toplum.

Sınıfta hortum ile dayak yiyen öğrenci.

Karakolda hortumlu komiseri.

Bankalarını hortumlayan iş adamlarını.

Devletin kasası ile milletin cebini soyan,

Siyasetçiyi çok gördü.

Görünen aysbergin üst kısmıydı.

Zaman

Rolex Saatler,  ayakkabı kutularını gösterdiğinde.

Bazı Bakanların

Ülkeyi yakanlar olduğun şahit olduk.

Tenekeyi altın yapan “ Kral Midas “ değildi

Zarab adında bir simyacıydı!

Tarih boyunca bu güzel

Bu kocaman ülke ve

Bu kadirşinas millet hortumların ve hortumcuların çok

Etkisi altında…

Hortumun değmediği yerimiz yok.

Proteto edip yürüsek, polisin copu.

Tomanın hortumu.

Ne kaderimiz varmış.

Yukarıda tabiatın,

Aşağıda siyasetçinin hortumu!

Sormak gerek İngiliz soylularına

Hortum, hortum!

Böyle memleket güzel mi lordum?