Dünden bu güne bu günden yarına ve aradaki tam şu ân da her neredeyse zihniniz merhaba. Bir gün kaynayan kazan sıcaklığı ve bir gün yaylaların serinliğini yaşadığımız ömrümüzün bu parçasında denge sağlama çabasında bocalayıp duruyoruz. Aldığımız nefes biz bozmaya çalışsak da farkında olmadan bizi dengeye ulaştırmak için çabalıyor. Vücudumuzun bizi korumak için sayısız savunmasına şükürler olsun.

Bu arada değişmeyen tek şey belki de zihnimizin geçmişte ya da gelecek de bir şeyler arayıp durması. Bazen derin düşüncelere dalmış buluyoruz ya kendimizi hayatın yükü omuzlarımızdaymış misali... Aslında aradığımız en önemli şey yaşam amacımız olmalı.

En uzun yaşayan insanların yaşam amacını bulup ölene kadar aktif olarak bu amacı gerçekleştirdikleri üzerine yapılmış araştırmalar var. Yani yaşam amacı yaşam enerjisi dolduruyor organlara.

Ne için yaşıyorsun yoksa bu ayrıntıyı hiç düşünmedin mi? Kaliteli yaşamak, hak etmek, hak ettiklerini elde etmek, yardım etmek, hırsların için belki de, farkındalık yaymak, şifa aracı olmak, şirket sahibi olmak ya da hiç.

Yaşamı öylesine geçirmek çok büyük bir harcama. Yeteneklerini keşfettiysen ve yaşayabiliyorsan onları ertelemeden cesurca mutlaka üretiyorsun hayatta. Üretmek insanı canlı kılar. Hayat verir ve heyecan. Hepimizin yaşam amacı var. Hepimizin yaşam amacı da zincir halkaları gibi bağlı birbirine. Öyle olmasa dünyanın bir ucunda ortaya çıkan bir çalışmayı benimseyip hayatımıza yerleştirebilir miyiz ya da aynı amaç için birleşebilir miyiz aynı sosyal medyada.

Bazen bilinçli ararız yaşam amacımızı, bazen farkında olmadan çıkar karşımıza. Ama herkesin bir yaşam amacı vardır. Kendine, insanlara faydalı, yeteneklerini kullanabildiği, üretebildiği, para kazanabildiği, mutlu, keyifle yaşayabildiği. Dikiş tutturamadım hayatta derken haksızlık ediyoruz aslında.

Nereden başlasak, nasıl bulsak, kimlere sorsak, ne zaman başlasak aramaya. Her zaman ki gibi içimize dönerek. Kendimizi dinleyerek. Unuttuğumuz heyecanları, yeteneklerimizi hatırlayarak. Çocukluk hayallerimizi canlandırarak. Günlük rutinlerimizin arasında nefes alacak keşfedecek zamanlar yaratarak. Enerjiyi yüksek yutarak. Gerekirse kendimize moral basarak. Bazen çabalayarak, bazen akışa bırakarak.

Okuyarak öğrenmeye çalışıyoruz her şeyi. Yaşamaksa unuttuğumuz bir ayrıntı olarak kalıyor ve bulamıyoruz diye düşünüyoruz hayat amacımızı. Çok karmaşık şeyler mi arıyoruz acaba? Belki de o kadar basit ki, yanı başımızda fark etmek gerekli.

Sabah kalktığında günlük yapacaklarını sıralamak yerine gülümsemeyle uyanarak başlayabilirsin her şeye. Kulağa kolay gibi gelse de gülerek uyanmayı bir dene.

Hayat yaşanmayı hak ediyor. O yüzden ertelemeyi bırak, yaşam amacının düş peşine.

Sağlıkla kalın. Hoşçakalın.