SOĞUKTAN DA ŞİKAYETÇİLER

Önceki yazımda, araçlarını muayene istasyonuna götüren araç sahiplerinin sıkıntılarından bahsetmiş, bu yaz sıcağında yetersiz bekleme koşullarından dert yandıklarını dile getirmiştim. Yazımla ilgili bir hayli geri dönüş oldu. Özel şirket tarafından gerçekleştirilen işlem sırasında araç sahipleri yaz mevsiminin sıcağında bekleyecek bir gölge bulamazken, araç muayenelerini kış aylarında yaptıranlar ise yağmur ve soğuktan şikayetçiler. Yetkililer bulacakları çözümle, muayene için hatırı sayılır bir ücret ödeyen araç sahiplerine umarım rahat bir nefes aldırır.

KURBAN BAYRAMI

Her yıl Kurban Bayramı öncesinde kurban kesimi ile ilgili birçok şey konuşulur. Yıllar geçtikçe bayramların tatil anlayışına dönüşmesi belki de bu duruma yol açıyor. Hayat şartlarının da zorlaşmasıyla kurban kesimi gitgide azalıyor. Hali vakti yerinde olan, kurban kesmek isteyen kimi insan nasıl uğraşacağımın derdine düşerken, kimisi de kestiği kurban etini kime vereceğim diye düşünüyor. O nedenle bağış yaparak kurban kesimini bir şekilde yerine getiriyorlar.

Aslında etrafımızda o kadar ihtiyaç sahibi kimse var ki. Zor değil bence, arayıp sorulursa yapılan yardımın tam anlamıyla yerine gideceği ve sevindireceği kişilere ulaşılabilir. Kurban için evet bağış yapmak belki de şu anda en kolay ulaşılan ama,  kurban kesme niyetinde olan birtakim nedenlerle kesim yapamayarak çeşitli kurumlara bağışta bulunan kişiler, bir ihtiyaç sahibi aile bulunsa, bu aileye vekalet vererek kurban kesimini yapsa daha yerinde olmaz mı? Böylelikle evine et girmeyen aile bayramda sevindirilir, kurban kesen kişinin belki daha da hissederek bağış yapmasına sebep olunur. Hatta kurbanı vekaletle kesen aile, kurban sahibine de bir parça et ayırarak Kurban Bayramı'nın gereğini de yerine getirmiş olur.

Manisa'da esas amacı yardım yapmak olan birçok dernek mevcut aslında. Çok yakından tanıdığım yetkilileri de buna canı gönülden aracı olurlar, adım gibi biliyorum. Belki bu bayram için geç kalınmış olsa da önümüzdeki bayramlara bununla ilgili bir çalışma yapılır.

MANİSA FK'NİN LOGOSU

Manisa Büyükşehir Belediyespor Kulübü'nün şirketleşmesi sonunda nihayet buldu ve kulübün adı Manisa Futbol Kulübü olarak Türkiye Futbol Federasyonu tarafından tescillendi. Bundan böyle Manisa FK olarak anılacak. Hayırlısı olsun.

Ne zaman şirketleşecek diye gözüne uyku girmeyenler bu halloldu ya, şimdi de kulübün logosunu dert edindiler. 'Mevlüt Aktan'ın M'sini bulduk da Cengiz Ergün'ün C'si varmış logoda onu göremedik' diyenler mi, yok şu kulübün logosuna benziyormuş diye logoları karşılaştıranlar mı, 'Bu logoyu ilkokul çocuğu bile çizer' diyenler mi? Ne ararsanız var.

Hele bir kısım var ki, kulüple halâ ilgilerini kesemediler bir türlü. Neyin hesabı, neyin hırsı? Sosyal medya üzerinden habire sallıyorlar. Eleştiri yapın yapın da yaptığınız eleştirilerin yapıcı bir yönü olsun. Ama öyle ama böyle birşeyler yapmak için çaba sarfedenleri sırf siz sevmiyorsunuz diye, sırf siz kulüpte değilsiniz diye yapmış olmak için yapmayın.

Eleştirilecek aslında birçok şey varken bunlara takılmayın.

Örneğin, bir Mert Şişmanlar olayı var. Ben muhalefet olsam, eleştirecek olsam bunu eleştiririm. Manisa'nın gururu judocumuz Mert Şismanlar'ın bedelsiz olarak Galatasaray'a gitmesini eleştiririm, 'Neden?' diye. Anladınız mı demek istediğimi? Küçük ayrıntılara takılı kalırsanız, büyük düşünenlerin hep açığını yakalamak için vakit harcar, olduğunuz yerde döner durursunuz.

Geçmişe takılı kalmak gelecektekileri görmenizi veya gelecek için adım atmanızı engeller. En güzeli anı yaşayarak geleceğe yol almak. Bırakın geçmiş geçmişte kalsın. Bırakın sevmediğiniz insanlar istediğini yapsın. Siz kendinize bakın. Hayatınızın her anını güzel, faydalı işlerle doldurun. Hayalini kurduğunuz, olmasını istediğiniz şeyler için harekete geçin. Bir bakmışsınız, olmak istediğiniz yerde, olmak istediğiniz gibisiniz.