Mutfaklarda

Yumurtayı kırılmaktan kurtarmış,

Pastorize hale getirmişti. Un var, Şeker vardı.

Evvel zamanda maliye bakanı,

Kemal Unakıtan diye biri vardı.

Paşa, paşa "her şeyi satacağız" demişti.

Köprü, hastane.

Karayolları, araziler, fabrikalar peşi sıra satıldı.

Baktılar para ediyor.

Adam, Dava sattılar...

Gitti yumurtanın sarısı,

Cumhuriyet kazanımların yarısı!

*******

Unakıtan vardı.

Kıvırtan yok muydu?

Nesrin Topkapı’ya rahmet okutan

Kalça çıkığı olan çoktu.

Raksları lidere özeldi müziğe değil.

Ne vakit lideri görseler.

Kobra yılanı gibi kıvırıyorlardı!

Kainatta galaksiler bunlar kadar hızlı dönmüyor!

Pensilvanya’ da ki karadeliğin

İçine çekileceklerini bildikleri halde

Bile bile girdabın içerisine girdiler.

Sonra bir mucize oldu.

Karadeliğin içerisinden geçerek

Başka bir boyuta geçtiler! Aldatıldık dediler.

Akıl başa gelip, aldatıldık deseler de

 Ders alındı mı?

-sanmıyorum. Durmak yok yola devam!

Galatasaraylı Eto yoksa,

Adıyaman sporlu, ne güne duruyor?

Yürüyoruz gündüz-gece Menzile!

*******

Gerçek tarikat :

1.Para toplamaz

2.İnsan devşirmez

3.Kadro / makam talep etmez

4.Siyasi oy istemez

5.Ticaret yapmaz

6.İhale takip etmez

7.Beddua etmez.

Günümüzde hal böyle mi?

-değil.

"ne istediler de vermedik" diyen

Ben miyim?

 Anadolu insanından bir kelam.

" bir hırka bir lokma"

Dünya nimetlerine fazla

Dalmamak anlamında kullanılır.

Tarikatlar için dalmak suya değil

Devlete cumburlop atlamaktır!

Tarikat - siyaset el ele

Gidiyoruz selamete!

*****

Tarikatın en kısa anlamı,"Yol’dur.”

Bir tarikatın yaşamasının tek yolu

Devlet kadrolarıdır.

Devlette kadrolaşmayan Hiç bir tarikat

Büyüyemez, güdük kalır. Tarikat ," Devlet sever"

Kendine paralel iktidarları oy ile besler.

İktidarlar, bu sevgiyi karşılıksız bırakmaz.

Para, pul, makam ile karşılık verir.

İşte!

Ne istediler de vermedik" içsel kırgınlığı

Sırf bu yüzdendir."

İktidarların bilmediği bir şey vardır.

Tarikatlar kolay adam satar.

Bir fazla veren her daim tercihtir.

Muhafazakar, tutucu,

İslamcı iktidarların yerinde olsam

Atatürk düşüncesini yaşatan her derneğe, her kuruluşa yardım yaparım.

Bakın... Bir topan ekmeğe

Muhtaç olsalar da, aç, susuz kalsalar da,

Makarnaya, çaya, çorbaya

Yüz yıldır satıyorlar mı atalarını? Satmıyorlar.

O zaman Atatürkçülük varken;

“Tarikat, tarikat deyip

Bu GARABETİ desteklemek niye?