Manisa yerelde Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün seçim başarısı ile ilgili Gazetem Olay’da dün gazeteciliğin mutfağından yetişmiş Zerrin Ağar’ın ‘Cengiz Ergün farkı’ başlıklı köşe yazısını sonuna kadar dikkatle okudum. Tespit ve analizleri dört dörtlük. Yazısını köşeme aktaracağım. Bir de Türkiye’de yerel seçimleri ile ilgili iki üstadın analizlerini de köşeme aktaracağım. Sabah Gazetesi’nin iki ünlü köşe yazarı Yavuz Donat ve Hıncal Uluç üstadın değerlendirmeleri harika. Millet artık huzur istiyor. Ayrışma istemiyor. Başkanlık sistemindeki dört buçuk yılı sevgi içinde yaşamak istiyor. Ülkemizin buna ihtiyacı var.

BİR SEÇİM BÖYLE GEÇTİ

Seçim gecesi dostlarla birlikteydik... Saat 23.00 sularında Cemil Çiçek dedi ki: -Millet olarak bir defa daha demokrasi sınavından başarı ile çıktık... Bu, milletimizin demokratik olgunluğunun en somut göstergesi.

Doğru söz... Odadaki herkes onayladı.

Saçını siyasette ağartmış, çizgisinden hiç sapmamış olan Cemil Çiçek devam etti:

 Bunca sıkıntıya rağmen başarı ile seçimin yapılmış olması Türkiye'ye dışarıdan bakanların takdirle karşılaması gereken bir husus.

 Türkiye nereye gidiyor diye soranların, endişe duyanların, olumsuz beklenti içinde olanların bu sonuçları iyi değerlendirmeleri gerekir.

 Şüphesiz partiler de bu sonuçları değerlendireceklerdir.

 Seçim bitti... Artık herkes kendi gündemine dönmelidir.

 Yapılması gereken çok iş, aşılması gereken çok engel var. Herkes bunun farkında olmalıdır.

***

Balkon 2019

Gece yarısı... Çukurambar'daki evimize giderken... "Kalabalığı" gördük.

Erdoğan'ın balkon konuşmasını bekliyorlardı.

Aralarına girdik... Az sonra... Erdoğan konuşmaya başladı.

Cumhurbaşkanı bir ara "Değişim... Kendi içimizde de değişim" deyince... Yanımızdaki bir kadın bize döndü... Sordu:

-Bazı bakanları da değiştirecek mi?

Bu soru, duyanların hoşuna gitti.

"Soru... Soruya gelen destek" bir beklentinin işareti.

***

TİP... "Suya Düştü"

Seçimden önce "Yeni bir parti" rüyası görenler, derin kulise girenler vardı.

TİP (Trenden inenler partisi) veya BNDDKP (Ben neden devre dışı kaldım partisi) hayali kuranlar.

Seçim sonuçları belli olunca..."Rüya... Hayal... Proje" suya düştü.

Neşe Karaböcek'in şarkısını biliyor musunuz?... "Ellerim bağrımda perişan kaldım."

***

Aday Doğru Olunca...

Malatya... AK Parti "Doğru adayla" rakiplerine fark attı... Selahattin Gürkan Yüzde 68.24 oy aldı.

1. Gürkan'dan defalarca söz etmiştik... "Çalıştı... Karşılığını aldı."

2. "Yanlış adayla" seçim kazanılmaz... Örnek mi dediniz?... O kadar çok ki... "Bütün partiler" bu hatayı yaptı.

***

Öfkeyle Kalkan...

Meral Akşener seçim kampanyasının "En ateşli, en öfkeli" konuşmasını Manisa'da yaptı.

Elinde çanta... Kürsüye çıktı... "Demediğini bırakmadı."

Sonuç... MHP adayı, Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün "Millet İttifakı adayı, İYİ Partili rakibine" 100 bin oyun üzerinde fark attı.

1. Manisa Manisa olalı, kimseyi "Üç seçim üst üste seçmemişti." Cengiz Ergün bunu başardı.

2. CHP'nin yıldızı Özgür Özel iki kez Cengiz Ergün'ün karşısına çıkmıştı... Belediye başkan adayı olarak... "İkisinde de kaybetmişti."

3. Cengiz Ergün'ün kazanacağı belliydi... Meral Akşener Cumhuriyet Meydanı'ndaki "Öfke patlamasının" oy getireceğini mi zannetti?

***

Isımetre

Pazar gecesi... Tayyip Bey balkon konuşması yaparken... Bir genç yanımıza geldi.

Mühendismiş... Bir önerisi var... Söyledi:

-Başkanımız herkese "Isımetre" bağlasın... Futbolcularda olduğu gibi... Kimin ne kadar koştuğu anlaşılsın.

Güldük... Ve sonra da düşündük.

Öyle ya... Seçim kampanyasında "Koşan" da vardı, "Koşuyormuş gibi yapan" da.

Eğer herkesin üzerinde "Isımetre" olsaydı... Rekoru Erdoğan'ın kıracağı kesindi... İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da hakkını yemeyelim... "Çok koştu... Çok terledi."

***

Van... Önemli Ders

Milletin oyu üzerinde kimsenin ipoteği yok... İşte örneği... "Van."

24 Haziran 2018... AK Parti'nin oyu... "Yüzde 31."

Şimdi... Büyükşehir'deki oyu... "Yüzde 40'ın üzerinde"

Bitmedi... Van'ın 5 ilçesini AK Parti aldı...

Unutmadan... Aday (Necdet Takva) doğruydu, İl Başkanı (Kayhan Türkmenoğlu) canını dişine taktı... Örgüt... Milletvekilleri... Herkes iyi çalıştı.

***

Sandıktaki "Mutfak Gölgesi"

Ekonomi... Mutfak... Faiz... Geçim derdi... Esnafın şikâyeti... "Sandığı etkiledi."

Seçim bitti... Şimdi sıcak gündem "Ekonomi... Varsa ekonomi, yoksa ekonomi."

***

Uzlaşma Zamanı

Milletin önüne son 5 yılda "7 kez sandık konuldu."

Millet... "Seçim yorgunu."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın balkon konuşmasında söylediği gibi "4.5 yıl seçim yok."

Öyleyse... "Siyasi gerilime" mola... Acil ihtiyaç "Uzlaşma."

Süleyman Demirel Başbakan idi, CHP'li Vedat Dalokay da Ankara Belediye Başkanı.

Turgut Özal Cumhurbaşkanı idi... CHP'li Murat Karayalçın da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı.

"Dün" başarılan "Uyum içinde çalışma" bugün neden olmasın?

HAŞMET’TEN YAVUZ’A.. “BİR OLMAK, UZLAŞMAK ZAMANI..”

Haşo, sevgili oda komşum Haşmet Babaoğlu bizim gazetenin filozofudur..

Yavuz Donat da elinde fener ülkeyi karış karış dolaşan ve gerçeği arayan Diyojen'i.. Dün ikisi de köşelerinde ayni çağrıyı yaptılar.. Altına imzamı bir değil, bin kere atacağım çağrıyı..

Haşo "Önümüzdeki günlerde daha güçlü biçimde bir olmak zorundayız" dedi, köşesinde..

Yavuz da "Siyasi gerilime mola.. Acil ihtiyaç, 'Uzlaşma' " diye yazdı.

Haşo, dünyanın bugünkü durumuna ve bu dünyanın içinde Türkiye'nin konumuna yönelik çok özet bir analiz yapmış.

Güya müttefikimiz Amerika'nın, Türk Lirasına savaş açan, İsrail'in en karmaşık günlerinde Kudüs'ü başkent olarak tanıyan, Venezuela'ya başkan atayan Trump'ınAmerikası'nın Orta Doğu emelleri içinde Türkiye'nin kritik durumuna dikkati çekti..

..Ve de Amerika'nın kontrolü altındaki NATO'nun gizlerini anlattı..

Türkiye için "Dost görünümlü düşman" diyen, NATO'nun..

Tatbikatında Mustafa Kemal ve Recep Tayyip Erdoğan'ı "Düşman kuvvet komutanları" olarak gösteren NATO'nun..

Böyle bir dünya, böyle bir Orta Doğu'da, hem de nasıl her şeyin merkezindeki Türkiye, kendi içinde bölünmüş ölçüde gerilsin, didişsin.. Mümkün mü?.

Onun için işte Haşmet "Şimdi 'olanda hayır vardır' deyip toparlanmalı; memleketin "birlik" ihtiyacını vurgulamak zorundayız" diyor.

Onun için işte Haşmet "Seçimi, şunu bunu geçin... Şu önümüzdeki günlerde daha güçlü biçimde bir olmak, dik durmak ve hep tekrarladığım gibi kendimizi zihinsel olarak geleceğe hazırlamak zorundayız" diyor.

Altına imza atmaz mısınız?.

Ya Yavuz Donat!.

Edirne'den Ardahan'a nabzını tuttuğu halka tercüman olan Yavuz!.

"Milletin önüne son 5 yılda 7 kez sandık konuldu.

Millet... 'Seçim yorgunu.' Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın balkon konuşmasında söylediği gibi '4.5 yıl seçim yok.' Öyleyse...

'Siyasi gerilime' mola...

Acil ihtiyaç 'Uzlaşma' diyen Yavuz Donat..

Örnek de veriyor Yavuz, 'Uzlaşma' dediğine..

"Süleyman Demirel Başbakan idi, CHP'li Vedat Dalokay da Ankara Belediye Başkanı.

Turgut Özal Cumhurbaşkanı idi...

CHP'li Murat Karayalçın da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı.

'Dün' başarılan 'uyum içinde çalışma' bugün neden olmasın?" Yavuz'a da alkış tutmaz mısınız?.

En ama en önemlisi.. Bunlar Haşo'nun ve Yavuz'un havada kalan düşünceleri değil.. Bu ülkem insanlarının hasret kaldığı, özlemini fena halde yaşadığı duygular..

Siyasiler, Birliği, beraberliği, uzlaşmayı milletim istiyor.. Cumhurum istiyor. Yani, ittifaklarınıza isim olarak koyduklarınız istiyor, siyasiler..

Bu ülke insanı artık güler yüzler, tatlı diller istiyor..

"Geldiniz, bana sordunuz.. Ben de cevabımı 31 Mart günü verdim işte..

Tamam.. 2023'e dek beni artık zorlamayın.

Üzmeyin" diyor..

Dışardaki koşullar bizi birlik içinde olmaya zorluyor. İçerde halkım uzlaşma istiyor.

Bunu başarmak da sadece siyasilere değil, herkese, hepimize düşüyor..

İşte örnek, Haşo!. İşte örnek, Yavuz!.

İkinize de teşekkürler, dostlarım!.

CENGİZ ERGÜN FARKI

Her zamanki gibi favorim Cengiz Ergün demiştim, yanılmadım. Yerel seçimler sonucu Cengiz Ergün farkını yine farkettirdi ve üst üste üçüncü kez seçilen belediye başkanı olarak tarihe ismini yazdırdı. Bir 5 yıl daha büyük şehire çok yakışan büyük başkan Cengiz Ergün farkını yaşayacağız inşallah.

Seçim sürecinde çok şey yazıldı, çizildi. Cengiz Başkan'ın şahsına olsun, yakınlarına olsun çeşitli söylemlerde bulunuldu. İşi, Büyükşehir Belediyespor Kulübü'nün kapatılmasına bile getirdiler. Siyaset uğruna, oy uğruna Manisa'nın takımı olmadığını söylediler.  Cengiz Ergün'ün sözünü yerine getirmediginden dem vurarak ucuz siyaset yapma yolunu seçenler seçim sonuçlarıyla en güzel cevabı aldılar.

İlk günden söyledim, hep söyledim. Cengiz Ergün isminin olduğu yerde başka bir ismin şansı yok. Bana bu nedenle 'Cengiz Ergün sevdalısı' deseler de durum bu yani. Yıllardır gerek spor, gerek siyaset dünyasında ismini zirveye yazdırıyorsa Başkan Ergün, tüm övgüyü de, sevgiyi de, her şekilde başarıyı da, zirveyi de alnının akıyla hak ediyor. Manisalılar da bunun farkında ki, üçüncü kez üstüste başkanlık makamına layık görerek oyunu veriyor.

Cengiz Ergün ilk gün neyse bugün de odur. Ulaşılmaz dediğiniz Ergün, yanında birçok daire başkanı, müdür çalıştırsa da her konuya hakim, işi tirizlikle takip eden, bir kuruşun bile hesabını yapan bir başkandır. Bu arada şunu da belirteyim. Evet, bazı eleştirilerde haklılık payı olabilir, bazı birimlerde kişiler nedeniyle aksamalar yaşanmıştır katılıyorum ama, Cengiz Başkan bu durumlarda da tedbiri elden bırakmaz ve gereğini yapar zaten. Yapıcı eleştiriler her zaman faydalıdır. Benim de bugüne kadar aklıma takılan konular olmuştur. Bunlardan en önemlisi maaşlarla ilgili. Maaşlarına bekledikleri zammı alamayanlar, bu nedenle hayal kırıklığı yaşayanlar. Eleştirilecekse bunlar eleştirilsin. 'Biz başkana ulaşamıyoruz' gibi basit eleştiriler olmasın o kadar müdür, daire başkanı varken. Eleştirilecekse görevini layıkıyla yapamayanlar eleştirilsin. Akrabaymış, eş-dostmuş, yakınıymış. İşini yapıyorsa neden olmasın. Bu hep böyle olmuştur. Güvendiğin, inandığın kişiyle ekip oluşturursun. Burada bir tek şunu diyebilirim, işini bilinçli yapan, tam donanımlı, işinin ehli kişiler o konumda bulunsun. Bulunsun ki, işler yapılsın, Cengiz Ergün'e ulaşmaya gerek duyulmasın.

Bir 5 yıl daha Manisa'ya hizmet edecek olan Büyükşehir Belediye Başkanımız Cengiz Ergün'e başarılar diliyorum. Geçen 10 yılda çıraklık ve kalfalık dönemini yaşayan Başkan Ergün'ün, ustalığı döneminde daha da başarılı işlere imza atacağından şüphem yok. Sağlıklı bir şekilde, hayırlısıyla Manisa'ya vereceği hizmetlerde Allah yardımcısı olsun inşallah.

ÖMER BAŞKAN GÜLEN YÜZÜ VE

 İNSANLIĞIYLA KAZANDI

Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik de seçimden zaferle çıktı. Gülen yüzü ve samimiyetiyle Manisalılar'ın sevgisini kazanan Başkan Çelik, Manisa'ya kazandırdığı Masalpark'la da tam puan alarak sandıktan çıkan isim oldu. 7'den 70'e herkesin büyük igisini çeken ve ziyaretçi akınına uğrayan Masalpark, Şehzadeler Belediyesi'nin en büyük artısı oldu. Kısıtlı bütçesine rağmen gayretle çalışan Başkan Ömer Faruk Çelik'e yeni dönemde de başarılar diliyorum. Hayırlısı olsun inşallah.