Şaka değil yazımın başlığı gerçek. Fenerbahçe İzmir’de Göztepe’yi yenmiş. Pazartesi günü Süper Lig’in 11 puanla lideri olmuştu. Aynı günün akşamı Galatasaray-Alanya maçı vardı. Bu maçın skoru Galatasaray lehine biterse Fenerbahçe lider Alanya ve Galatasaray 10 puanla peşinden gelecekti. Ama öyle olmadı. Acıların takımı Galatasaray son saniyelerde yediği golle Alanya’ya 2-1 yenilince olan Fenerbahçe’nin liderlik sevincinin kursağında kalmasını sağladı. Benim gibi Galatasaraylılar da yasa büründü. Galatasaray Divan Üyesi Sayın Sümer Oral’ın dediği gibi “Olmayınca olmuyor ne desek boş.” Hüzünlü bir pazartesi akşamı geçirdim. Halbuki Milli Maç arası hem Fatih Terim hem de futbolcular biraz kafalarını ve ayaklarını dinlendirmiştir diye düşünerek Galatasaray-Alanya maçından keyif alacağımı düşündüm. Ama bir şeyi unuttum. Geçen sezon Temmuz ayında Galatasaray’ın en farklı yenilgiyi Alanya’da aldığını (4-1). Unutkanlık kötü hatıraların canlanmasına neden oluyor. Alanya, Pazartesi akşamı İstanbul Türk Telekom Stadında da Galatasaray’ı 2-1 yendi. Süper Ligin liderlik koltuğunda 24 saat oturan Fenerbahçe’yi Galatasaray galibiyeti ile kaldırdı Alanya, kendi oturdu.

Galatasaray için dramatik bir geceydi. Alanya maçında, Fatih Terim elindeki kadrodan nasıl 11 çıkarırsa çıkarsın, Aslan’ın kükreyecek hali yoktu. İlk 30 dakikada belli oldu. Alanya sahada üç büyüklerden daha büyüktü. Galatasaray’ın büyüklüğünü evinde sildi İstanbul’da. Televizyon başında maçı izleyenlere ‘futbol böyle oynanır’ dedirtiyordu.

Galatasaray, 33. dakikada Alanyalı Moubandje ceza sahası içinde elle topu kesince penaltı kazandı. Falcao penaltıdan Galatasaray’ı 1-0 öne geçirdi. Bir takımın atanı ve tutanı iyi olacak. İkisinden biri tutukluk yaparsa kazanma şansı zayıflamış olur. Galatasaray’da Falcao görevini yapmış golü atmıştı. Ancak 43. dakikada üstün oynadığı maçta geriye düşen Alanya frikikte yanlış yer tutan Fatih Öztürk’e cezayı kesen Babacar ile beraberliği yakaladı. Bütün Galatasaraylılar herhalde ‘Muslera olsa bu golü yemezdi’ dediler benim gibi. Yenen golün şoku üzerinden gitmeden devre bitti bitecek, Etebo’nun ikinci sarıdan atılması ile Galatasaray 10 kişi kalınca işler arap saçına döndü. İkinci yarıya Fatih Terim Emre Akbaba ve Falcao’nun yerine Ömer Bayram ve Belhanda’yı sahaya sürdü. Babel’i de santrfora çekti. Alanya oyunu istediği gibi yönlendirirken zaman zaman Galatasaray’ın kıpırdandığını gördük. 71. dakikada Alanya’nın bir türlü uzaklaştıramadığı meşin yuvarlak Belhanda’nın önüne düştü. Belhanda yerden düzgün bir vuruşla Alanya filelerini havalandırdı. Maçın hakemi golü verdi. Belhanda ve futbolcular golün sevincini kutlarken santra bir türlü yapılamıyordu. Dakikalarca süren inceleme sonunda Babel’in golden önce topa elle müdahale ettiği VAR’da ortaya çıkınca sevincin yerini hüzün kapladı. Gol sayılmadı. Sonra Alanya galibiyet için yüklendikçe yüklendi. Beklediği golü maçın uzatmalarının son saniyelerinde Davidson ile ulaşınca İstanbul’da büyük sevinç yaşadı. Biz Galatasaraylılar olarak ekran başında buz kestik. Ne olduğumuzu anlamıyorduk. Bu sezon da Galatasaray taraftarlarını güldüremeyecek.

BEKİR COŞKUN’U KAYBETTİK

Türk basını bir süredir akciğer kanserini yenme savaşı veren Günaydın, Sabah, Hürriyet, Habertürk ve Sözcü gazetesindeki köşe yazıları ile gündem oluşturan Bekir Coşkun’u 75 yaşında kaybetti.

Bekir Coşkun’un hastalığı uzun süredir devam ediyordu. Bu yaz Ağustos ayında Sabah Gazetesinin usta köşe yazarı Yavuz Donat ve oğlum Gökhan ile Ayvalık Cunda adasındayken Yavuz Donat “Ertuğrul, Bekir Coşkun’u arayalım. Cunda’da ise sağlığı müsait ise ziyarete gidelim” demişti. Aradık Bekir Coşkun’u telefonu açtı. Yavuz Donat’a “Ankara’da kemoterapideyim” dedi. Cunda’ya 20 gün sonra geleceğini söyledi. Aradığımıza çok sevindi.